MENÃœLER

Anasayfa

Åžiirler

Yazılar

Forum

Nedir?

Kitap

Bi Cümle

Ä°letiÅŸim

Mevlânayla Hoşgörü
Zekeriya Maral

Mevlânayla Hoşgörü



Bir çað ki...
Belirsizliðin ve temelsizliðin ardýndan,
Fesada uðradý fýtrat, uzaklaþýp aslýndan.
Hor kullanýldý, hor görüldü ruh ve beden,
Istýrabýný yaþýyoruz bilerek yada bilmeden.
Uzaklaþýyor insanlýk, fýtri ve güzel olandan,
Þaþkýnýz þu hiçbir meþru tarifi olmayandan.
Çaða uyum ve çaðdaþlýk adýna yaþadýðýmýz,
Kimlik bunalýmýnýn ardýndan dona kaldýðýmýz.

Eskiden olduðu gibi...
Ruhlar eskimeyen esvaplarýný giyinmez mi?
Bahar yüklü ýtýrlar, yeniden serpilmez mi?
Su da ahenkle raks eden gün ýþýðý gibi,
Yaðmur damlalarýnýn sulara düþüþü gibi,
Kainatýn baðrýna yeniden düþmez mi?
Mevlâna ve hoþgörü...

Gel!..Ya Hazret-i Mevlâna!.. Gel!..
Gel yeniden! Ey yüce veli, gel!
Ne olduðumuza, kim olduðumuza bakmadan,
Gel ki tüm dünyaya hoþgörü dökülsün semadan.
Ey hoþgörü ve mana insaný gör halimizi!
Hoþ gör, bu hoþgörüsüz, duyarsýz ahvalimizi.
Ýlahi aþkýn, o kadim aþkýn vecdini kainat dinlesin,
Sal yüreklerimizin derinliklerine ruhumuza iþlesin.

Arýyoruz...
Arayan kim, bulan kim, giden kim aþka?
Seni doðru anlayanlardan baþka...
Nurdan pencereler açýlsýn ötelerden,
Ýnsanlýktan nasipsizlere bak derinden.
Sen bak ki dünya görsün hakikati yerinden,
Ýþte yasladým baþýmý suvar beni mesnevinden.
Dökülsün rayihalar gamzelerinden, leblerinden.

Yýllardýr dolaþýr yaban ellerde, ah ruh-i garibimiz!
Yetmez mi masivanýn kavi anlarýnda gezdiðimiz?
Ýþte muhabbetin demleri, güller gibi demet demet,
Ýþte sen ve biz ve de ben, kalbimiz O’na emanet..
Ya Hazreti Mevlâna!..
Al Efendim! Bir avuç kül, bir avuç topraktan,
Kokladým rengini, bu pembelik gül kokulu yardan.

Seninle...
Zaman durur, kâinat seni dinlerken,
Ýnsanlýk adýna senin mânâ ikliminden.
Dolar evrene eþsiz bir huzur ve sûrur,
O engin hoþgörünle susma ne olur.
Düþ yüreðimizin sýnýrlarýna, bilelim adýmýzý,
Çalmasýnlar þahsiyetimizi, koru fýtratýmýzý.
Korusun Yüce Mevlâm!.. Þerefimizi yadýmýzý.

Ýman adýna, mukaddesat adýna bu nefes,
Ýnsanlýk adýna, bu çaðýn beklediði nefes...
Ötelerden süzülüp gelen pörsümez, solmaz yeni,
Senin nefesin bu, her çaðda yepyeni.
Hayata madde ve þehvet gözlüðünden bakanlar,
Kokuþmuþ yaklaþýmlar karþýsýnda kalanlar.
Kulaklarýný bu ulvi sese týkayanlar,
Sonra da özgürlük teranesi soluyanlar;
Ýþte bu seda, iþte bu ses özü gürleþtiren,
Bedenleri ve ruhlarý özgürleþtiren.


Herkes aklýnca þerhler düþtüler sana,
Senin ne dediðin bu deðil mi, de bana?
Ben yaþadýkça Kur’an’ýn bendesiyim.
Ben Hazreti Muhammed’in ayaðýnýn tozuyum.
Biri benden bundan baþkasýný naklederse,
Ondan da bizarým, o sözden de bizarým.

Ýþte þimdi bu demlerde Konya’dan,
Bir nazenin ýþýk yansýr aynadan.
Bir yolculuk baþlar ýþýða doðru çaðlardan,
Hasret kaldýðýmýz hoþ görü insin daðlardan.
Pervane ha pervane sancýlý zahmetlerle dolu,
Gurbete gark olmuþ nay gibi Anadolu.
Bir sema ahenkle dolansýn kainatýn merkezinde,
Sonsuzluða devinir kuþ misali, ten kafesinde.

Ve þimdi...
Yolculuðun sonunda insan-ý kamil vardýr.
Yani Allah dostu Mevlâna ve aþktýr.
O kýymetli hazineler misali,
Þeb-i arus oldu onun visali.
Medeniyetler barýndýran kitaplar gibi,
Ulviyetiyle, sözleriyle hâlâ dipdiri.
Ýlahi cezbeyle geçince kendinden,
Bu dünyaya Allah’ýn Rasûl’ünden,
Çaðlar ötesine bir model sundu.
O’na tabi olanlar gerçek aþký buldu.


O’na doðru...
Ve þimdi onunla tanýþma, kardeþlik zamaný,
Velayet temsilcisinin yolundan gitme aný.
Öteden beri âþýklarýn gönlüne dolmuþ orasý,
Sâlikin kesretten kurtulup, vahdete ulaþmasý...
Vuslatýn remzi deðil midir þem ile pervane?
Aþýklarýn ilham kaynaðý, Þems ile Mevlâna...

Aþka dair mevzu kar tanesi kadar hafif,
Kelebek kanatlarý kadar hassas ve de nahif.
Sende aþk, yaðmur damlasý kadar berraktýr.
Hakký tutup dünyayý bir pula satmaktýr.

Dünyada...
Her mevsimde yapraklar gibi dökülenler,
Kara topraða düþen, þu körpecik bedenler...
Dünyayý kan gölüne çevirenlere kanmayýp,
Þimdi kim olduðumu, ne olduðumu hatýrlayýp;
Hercai bir seher vaktinde aþkýna salýnayým,
Düþeyim izine, gözlerinin cazibesine kapýlayým.
Düþeyim diyorum ve kendimi bulayým.
Köyünün reyhan kokusu sinmiþtir ovalara,
Yollara, kýrlara münzevi daðlara...
Aþk sende ateþ-i suzandýr aklý fikri kül eden,
Yüreðimde kuruyan lavlarýn volkanýný gül eden.
Edilmez mi kurban bu can ki düþtüðüm çarkýna,
Suyun þavký gibi simasýnda varayým farkýna.

Yeniden...
Bahþetsin Mevlâ’m, tutunayým sözlerine,
Tutunayým ýþýðýna, o nazenin gözlerine.
Salýnayým seninle hüzzamýn ferahýnda,
Âlemi süsleyen renklerin sabahýnda.
Savrulsun su gibi kainata hoþ görü,
Yaratýlaný sevelim yaratandan ötürü.
Zekeriya Maral
Sosyal Medyada Paylaşın:



(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.