bir damla yaþtý çocukluðum
bir çorba içinde tuz niyetli Umut
varlýðýmýn yegane düþünü çalýyordu çoðu zaman
can dediklerim
poyraz yüklü daðlarda üþüyen sular gibi
ibraz edilen bir ayaza gövdemi teslim ederek
sarp kayalýklarýn yankýsýna býraktým sesimi
kabuðuyla dertleþen yaramý gömerken yüreðime
kelimler dilimin inzivasýnda
harflerden özür dileyerek
yeniden doðum sancýsýyla
þiire yol oldular
ben ki kir tutan sözlerin sahibiyle
kavgaya tutuþmuþken
çýrak parmaklarýmýn ustalýðý imrenen
mýsralarla kavruldum
varlýðýmýn annesiz kimliðimi
vurduklarýnda
uzak bir memleketti oysa
varken baba’sýzýmý bana nüksettirilen konuþmalar
ben sadece anneme susabilir
yalnýzca sevdiðime sitem edebilirdim
bir yol ayrýmýnda
herkes kadar düþünce
herkes kadar sorgu
herkes kadar korkaktým
emzirilmemiþ çocukluðumun
iri kýyým insanlarýn gözüyle bakardým aynalara
bir kýrlangýç rüzgarý anýmsardým
yüksek duvarlý avlularýn terli duvarlarýnda
alnýmýn hikmetli kader çizgisini aþarak
uykusuz gecelerin
acýlý titremelerini okurdum ýslak yastýðýmda
çoðu zaman aynalara bakmazdým
masum bakýþýmýn
sükuta uðrayan kimliðime
ve yüzümün su deðmez yarasýna
elimin merhem tarafýyla bile
ümit aramazdým
-n u r e t t i n ÖNDER