Erten anneden kalan hüzünlü bir öykünün vasiyeti gibi aðýrlýða aldýrmadan seni içimde taþýrken medcezir diye tanýmladýðýmýz gelgitlere yenik düþþtü kulaçlarým
tüm engelleri aþarak içinden geçtiðimiz sancý tüneli bilinmez sebeplerle kývrandýrdý beni
sanki bir rüya hali unutmayý baþardýðýný görüyorum nihayet oysa Erten annenin vasiyetiydi bana güya birlikte aþacaktýk yüksekleri ve birlikte yüzerek geçecektik lav deryasýný
aðýr olsa bile aþk gibi taþýyacaktým içimde öyle ki her gidiþinde peþinde koþmak yordu beni bir adým atacak gücüm yok artýk þimdi boþ bir yürek ve duygusuz bir bedenle dolaþýyorum ýssýz sokaklarda
sözde büyük bir arzuyla sarýlýp birlikte olduðumuz zamanlarý güzel aný olarak içimizde biriktirip Ýstanbul’un iki yakasýný birleþtirecek okyanuslara can veren nehirler gibi umutlarýmýzý canlý tutacaktýk kim bilir belki de yanlýþ zamanlarda doðmanýn bedelini ödüyoruz þimdi
Erten annemden kalan hüzünlü bir öykünün vasiyeti gibi kainata sevgi ekip mutluluk biçecektik tüm dünya bize aitmiþçesine özgürce Elele tutuþup sadece Tanrýya hesap verecektik yazýk tutmadýn sözünü ve inançsýzlýðýn kirletti annenden kalan vasiyeti aþkýn murisi sen deðilsin artýk
Efkan ÖTGÜN
Sosyal Medyada Paylaşın:
Hüma Efkan Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.