ah! karanfil
yine sonbaharýn renklerini avuçlamýþsýn
elin yüzün güz kokmuþ saçlarýn küllenen rüzgâr
Eylülü uðurladýk Ekimin sarhoþluðu hâlâ üstümüzde
Kasým kapýya dayandý bulutlarýn uðultulu þarkýsý
ince ince dokunur gönül- gâhýmýza
sende serçe cývýltýsý bende gamlý baykuþ
annem siyah beyaz resimlerin batan güneþi
her yýl kýsýr döngüde döner deðirmenin tekeri
her yýl ayný tarihlerde gazele durur tüm aðaçlar
gönlümde sýzýlý bir bulut odadan odaya koþar
bir sedir geniþliði kadar kollarým
sarýlacak bir iskemle
aðlayacak bir duvar
arar dizlerim
nafile
çakýlýr adýmlarým buzdan meþalelerin alevine
kaf daðýnýn ardýnda bir anka kuþunun kanadýnda annem
bir masal kitabýnýn arasýnda kaldý mazi karanfil
dað uyuttu kuþu annem unuttu beni
artýk öksüz bir öksürük komþu
ciðerlerime
zaman
evrildi çevrildi geçti borun pazarý
ben yoruldum karanfil
boynum sanki dokuma çýkrýðý
saða dönüyorum savaþ sola dönüyorum katliam
ne yana baksam kan gövdeyi götürüyor
kýzýl bir gölde ninnilenirken çocuklar
çýðlýk çýðlýða kuþlar kollarý kökünden kopmuþ
ah! elleri öpülesi anneler
tükendim karanfil
koskoca dünya küçücük insanlar
tanrýcýlýk oynayan katil ruhlar ölümsüzlük peþinde
sonunda olanlar oldu fillerle cüceler tepiþti
ezildi tüm güller
kýyým kýyým kýyýldý
tomurcuklar
içimde
boydan boya sürgün uçurumlar girdap aðzýnda acýlar denizi
her Kasým pazar sabahý doðururken beni kader
ah! annem kaf daðýnýn külden masalý savruldu
sonsuzluða
ok yaydan fýrladý
yýllarca
düþ kirpiði bir masalda hem doðdum
hem öldüm karanfil
ayþe uçar
04112023
22:28