insan
sýr gibi saklar yüreðinde her baharý
umut tarlalarýný
ekini
boy veren altýn sarýsý baþaklarý
mevsimi gelince
hasat toplamak adýna
bekler
vaktinin geliþini
kaç kutlu zamana yeter ömrümüz
kaç saat geçer gider ömrümüzden
sevmeden
anlamadan
bilmeden
ya da kýyýsýnda durduðumuz insanlýðý
dinlemeden
gün doðar
bilinen hikayeler yeniden yaþanmaya baþlar
ýssýzlýk kokusu sarsa da yanýndaki sessizlikleri
gene yürekler aþmalý çölleri
gene daðlar delinmeli
sevgili olma adýna
insanýn hayatýnda
sevgi olmalý
bahar sabahlarýna
beraber göz açabilmek adýna
ayný yürek çarpmasýyla
baþka gecelere de kavuþabilmek
ayný yastýða baþ koyabilmek adýna
insan biraz kendi olmaya varmalý
biraz yazýlana boyun eðmeli
biraz dünyadaki benliðini terbiye etmeli
öyle ya
insan sormalý kendine
neden ruhu ile bedenini terbiye etmeden
geçer gider þu garip dünyadan
zira
doðru yaþamak için zaman az
þöyle bir
sýyrýlsak maddeden
bir dirhemcik yenilensek
hiç olmaya varsak
sonra ve yeniden
þaþmýþ beþerliðimizden
saf ademliðe dönsek
nasýl olur
kaldýrsak ellerimizi umut adýna
insanlýk adýna
sevsek
kucaklaþsak
sýcak bir çift söz adýna
açlýðýmýz ruhumuzu doyursa
ve yeniden
en saf halimize doysak kana kana
elbet
bir düþ olmasa bu
þöyle bir heyecan düþüverse yüreðimize
küçücük bir huzur kucaklasa
virane hanemizi
doysak hiç doyamadýklarýmýza
doyasýya
nasýl olur
kaç mutluluk sýðar ki
bir insanýn ömrüne
o vakit iteleyelim ruhumuzu
sevince neþeye umuda
kucaklasýnlar birbirini
insanlýk adýna
zira insanýn
þu fani dünyada
insanlýðýný kucaklanmaya ihtiyacý var
sesle
sözle
deðerek yüreðine
vicdanýna temasla
zira insanýn
doðru zamanlarda
nefsini terbiye etmeye ihtiyacý var
týpký ruh gibi
týpký duygu gibi
bedenin içindeki
yapayalnýz benliðini
huzur merhemi ile sarmaya
alnýna yazýlan kaderle barýþmaya ihtiyacý var
en uzak daðlarýn ardýnda bilenen
ve belki en son ölümü
ama daha da öncesi
tüm sebepsiz hasretleri
bir hüzün yaðmuruna býrakýp
yeni rüyalara
yeni baharlara
uyanmaya ihtiyacý var
hadi o vakit…
redfer