madem öyle
dönüþün eþiðine koyduk alnýmýzý
sesin ipine dizdik nefeslerimizi
soluk soluða günler geçti
takvim yapraklarýnda silinip gitti aylar
yavaþladýk
hatta durakladýk
beklemek için
çünkü durmak zamaný da yavaþlatmaktý
ihtimalleri azaltmaktý
yeþil halýya alýn koymaktý
beklemekti cennetsi duygularla
ne muhteþem bir beklemekti o
ömür boyu
en güzel kokulardan sürünüp
en temiz elbiselerden giyinip
en safiyane duygularla donanýp
büyük bir heyecan seli gibi akmaktý
sessizce
sýnýrsýz bekleme anlarýna
kimsenin alanýný ihlal etmeden
madem öyle,
öpülmeliydi
her kaville mühürlenmeliydi sevdalarýmýz
aynalara aldanmadan
yansýmalara kanmadan
eþiklere takýlmadan
yarýlan göðsümüze umutlar dökülmeliydi
beklerken
kardý topraðýmýz
nadastý
vedalara alýþkýndý
vaktin sahibine adanmýþtý
koluna girilmiþti bir kere
yer sorulmadan
yanýnda beklenmeliydi
elbet
kural yok
hudut yok
çizilen sýnýr yok
özgürlük yok
beklerken,
razý olmak var
serin gölgeliklerde rýza göstermek var
yorulmamak
vazgeçmemek
arzu ve hevesle
gönülden hararetle sevmek var
sevgiyi yaþamak
yaþatmak,
paylaþmak var
beklerken
redfer