Yaşamak Onurlu Nutuk
Dama oynuyor yýrtýk coðrafyamýzýn üþengeç terzileri
Iþýklarý mat köylerde asi bir çoban ýslýðý
Bir kurt kemiriyor nicedir gönlümüzün soylu erdemini
Kýlcal yüreðimizde korkak gölge ýsýrýðý
Çeliþkili gizler sokuluyor nicedir veba gibi öfkemize
Dilimizin canhýraþ utkusunda çürümekte gül
Güneþin kollarýnda hiddet, gün sarýlýyor kemendine
Yaprakta irin, çürük bedenlerde incecik tül
Islak kelepçemizin derin oyuklarýnda devinimsiz yaðmurlar
Soyundan koparýlmýþ mihenk taþý ahýmýz
Zamaný geçiriyor incitilmiþ kara delikten hüsranla insanlar
Ruhumuzun geniþ ovasýna sýðmýyor tahtýmýz
Diz çöktük kör bir baltaya, yalan ýrmaðýnda boðsunlar bizi
Býrakýn azsýn yaramýz, devrilsin sabrýmýz tersine
Sevgisiz sarýlýþlarýn dirliksiz öpüþleriyle kandýrsýnlar hepimizi
Dün yaþandý bitti, yarýn meçhul bir nefes tenimizde
Kýrmak gerek zincirleri, devinimler kök salmadan can evimizde
Bir yudum suda mutluluk, yutkunuþ helal lokma
Düþlerimizi bile parselledi yalanlar, karanlýðý örtüyorlar üzerimize
Yaþamak onurlu nutuk, yok oluþlar haram eza
Selahattin YETGÝN
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.