çatalýn kaþýða
kaþýk sesinin çocuða
çocuðun kuþlara karýþtýðý eski bir ev
yalnýz bir adam
zaman her þeyi silip süpürmüþ kendinden baþka
rüzgarýn düþürdüðü kuru bir yaprak sesiyle uyanýp
baþlýyor düne
bir zamanlar baþ köþesine oturduðu sofranýn
boþ köþesine
kurulup
kuruyor yine kendini
güneþin cam sürahideki sudan duvara yansýyan aksine bakýyor
iki balýðýn birbiriyle dansýna
ve yalnýzlýðý alabora eden o derin uðultuya
davetsiz bir misafire buyur ediyor kapý gýcýrtýsý
sofranýn altýnda tekir
tüyleri diken
ürperiyor belli ki
içeri girenden
bir kanadý kýrýk pencerenin
camý çatlak
macunu dökük
tamiri imkansýz piþmanlýk gibi duruyor öylece
balýklar çýrpýnýyor
aðý gerilmiþ dantelin
gölgesi suya düþtüðünde..