“Allah çocuk edindi” dediler.
Hâþa O, böyle þeylerden pak ve uzaktýr.
Doðrusu göklerde ve yerde ne varsa
hepsi O’nun’dur.
Hepsi de O’na saygýyla boyun eðmiþtir. (1)
O, gökleri ve yeri yoktan,
önünde hiçbir örnek olmadan
ve benzersiz bir biçimde yaratandýr.
Bir þeyi yaratmak isteðince,
sadece “ol!” der,
o da hemen oluverir. (2)
Hepinizin ilâhý,
tek ilâh olan Allah’týr.
O’ndan baþka ilâh yoktur.
O, Rahmân ve Rahîm’dir. (3)
Buna raðmen öyle insanlar var ki,
Allah’tan baþka varlýklarý O’na denk tutar da,
Allah’ý sever gibi onlarý severler.
Gerçek mü’minlerin Allah’a olan sevgileri ise,
her þeyden daha saðlam ve daha kuvvetlidir.
Keþke o zulmedenler,
azabý gördüklerinde anlayacaklarý gibi,
þimdiden bütün kuvvetin Allah’a ait olduðunu
ve Allah’ýn, azabý gerçekten çok þiddetli
bir zat olduðunu anlasalardý! (4)
Allah ki,
O’ndan baþka hiçbir ilâh yoktur.
O, ebedî diridir.
Varlýðý kendinden olup bütün kâinatý yönetendir.
O’nu ne bir uyuklama
ne de bir uyku yakalayabilir.
Göklerde ve yerde ne varsa hepsi O’nundur.
Ýzni olmadan O’nun huzurunda
kim kalkýp da þefaat edebilir?
O, kullarýnýn geleceðini de bilir, geçmiþini de.
Kullar ise, dilediði dýþýnda
O’nun ilminden hiçbir þeyi kavrayamazlar.
O’nun kürsüsü,
gökleri ve yeri kuþatmýþtýr.
Dolayýsýyla her ikisini de koruyup gözetmek
O’na asla aðýr gelmez.
En yüce ve en büyük yalnýz O’dur. (5)
Allah ki,
O’ndan baþka hiçbir ilâh yoktur.
O, ebedî diridir.
Varlýðý kendinden olup
bütün kâinatý yönetendir. (6)
O Allah ki,
ne yerdeki bir þey O’na gizli kalabilir,
ne de gökteki bir þey. (7)
Sizi rahimlerde dilediði gibi þekillendiren de Allah’týr.
O’ndan baþka ilâh yoktur.
O, kudreti dâimâ üstün gelen,
her hükmü ve iþi hikmetli ve saðlam olandýr. (8)
Allah, adâleti ayakta tutarak,
kendisinden baþka hiçbir ilâhýn olmadýðýna bizzat þâhittir.
Ayrýca bütün melekler
ve kendilerine ilim verilmiþ olanlar da
tam bir doðruluk, adâlet ve hakkâniyet içinde
ayný gerçeðe þâhittirler.
Evet,
O’ndan baþka bir ilâh yoktur.
O, kudreti dâimâ üstün gelen,
her hükmü ve iþi hikmetli ve saðlam olandýr. (9)
Allah,
kendisine þirk koþulmasýný kesinlikle baðýþlamaz.
Bunun altýndaki günahlarý ise dilediði kimse için affeder.
Kim Allah’a þirk koþarsa,
hiç þüphesiz korkunç bir iftirada bulunmuþ,
pek büyük bir günah iþlemiþ olur. (10)
Bakmaz mýsýn,
þu kendilerini temize çýkarýp duranlara?
Oysa Allah dilediðini temize çýkarýr
ve hiç kimseye kýl kadar olsun
haksýzlýk edilmez. (11)
Þüphesiz Allah,
kendisine þirk koþulmasýný baðýþlamaz.
Ama dilediði kimselerin
bunun dýþýndaki günahlarýný baðýþlar.
Artýk kim Allah’a þirk koþarsa,
doðru yoldan çok uzak
bir sapýklýða düþmüþ olur. (12)
“Allah, Meryem oðlu Mesîh’tir” diyenler
kesinlikle kâfir olmuþlardýr.
Onlara þöyle de:
“Þayet Allah Meryem oðlu Mesîh’i,
annesini ve yeryüzünde bulunan herkesi
helâk etmek istese,
O’na kim engel olabilir?”
Göklerin, yerin
ve aralarýnda bulunan her þeyin
mülkiyeti ve hâkimiyeti Allah’ýndýr.
O, dilediðini yaratýr.
Çünkü Allah’ýn her þeye gücü yeter. (13)
“Allah, ancak Meryem oðlu Mesih’tir” diyenler
kesinlikle kâfir olmuþlardýr.
Halbuki Mesih onlara þöyle demiþti:
“Ey Ýsrâiloðullarý!
Benim de sizin de Rabbiniz olan Allah’a
kulluk edin.
Þunu bilin ki,
kim Allah’a þirk koþarsa,
Allah ona cenneti haram kýlmýþtýr
ve onun varacaðý yer ateþtir.
O gün zâlimler için hiçbir yardýmcý da yoktur.
“Allah, üçün üçüncüsüdür” diyenler de
hiç þüphesiz kâfir olmuþlardýr.
Halbuki tek olan ilâhtan baþka hiçbir ilâh yoktur.
Eðer söyleyegeldikleri bu iddiadan vazgeçmezlerse,
onlardan inkâra saplananlara
pek acýklý bir azap dokunacaktýr. (14)
Öyleyse,
hâla samimi bir tevbe ile Allah’a dönüp,
O’ndan kendilerini baðýþlamasýný istemeyecekler mi?
Allah çok baðýþlayýcýdýr,
engin merhamet sahibidir. (15)
Meryem oðlu Mesih ancak bir peygamberdir.
Ondan önce de nice peygamberler gelip geçti.
Annesi de doðru sözlü,
iffetli ve dürüst bir kadýndý.
Ýkisi de diðer insanlar gibi yemek yerlerdi.
Bak, biz onlara gerçekleri delilleriyle nasýl açýklýyoruz,
ama gel gör ki onlar,
belli tesirler altýnda nasýl da akýllarý çelinip,
bâtýl sevdalar peþinde
koþturup duruyorlar. (16)
Onlara þöyle de:
“Allah’ý býrakýp da
size ne bir zarar
ne de bir fayda vermeye gücü yetmeyen þeylere mi
kulluk ediyorsunuz?”
Allah, her þeyi hakkiyle iþiten
ve kemâliyle bilendir. (17)
De ki:
“Ey Ehl-i kitap!
Dininizde gerçeðin sýnýrlarýndan taþarak
aþýrýlýklara düþmeyin.
Daha önce kendileri saptýðý gibi,
pek çoklarýný da saptýrmýþ ve hâlâ da
düz yoldan sapmaya devam eden bir topluluðun
arzularýna uymayýn. (18)
Allah hakkýnda yalan uyduran
veya O’nun âyetlerini yalanlayandan
daha zâlim kim olabilir?
Þüphe yok ki zâlimler
kurtuluþa eremezler. (19)
Kýyâmet günü onlarý bir araya toplayacaðýz,
sonra da Allah’a ortak koþanlara:
“Hani nerede o, Allah’a ortak saydýklarýnýz?”
diye soracaðýz. (20)
Bunun üzerine onlarýn:
“Rabbimiz Allah’a yemin olsun ki,
biz O’na asla ortak falan koþmuþ deðiliz”
demekten baþka
bir çareleri olmayacak. (21)
Þunlara bak,
hâlâ yalan söyleyip,
hem de kendi kendilerini yalanlýyorlar!
Dünyada iken uydurduklarý sahte tanrýlar da
onlarý nasýl yüzüstü býrakýp görünmez oluverdi(22)
Rasûlüm, onlara þunu söyle:
“Allah’ý býrakýp da
taptýðýnýz þeylere kulluk etmem
bana kesinlikle yasaklanmýþtýr.”
De ki:
“Ben sizin çarpýk isteklerinize,
asýlsýz görüþlerinize asla uyacak deðilim.
Eðer uyarsam o zaman sapýklýða düþer,
doðru yolda gidenlerden olamam!” (23)
Kavmi Ýbrâhim’le tartýþmaya giriþti.
Ýbrâhim onlara þunlarý söyledi:
“Þimdi siz benimle Allah hakkýnda mý tartýþýyorsunuz?
Oysa Allah beni doðru yola iletmiþ bulunuyor.
Ben,
sizin Allah’a ortak koþtuðunuz þeylerden korkmam.
Çünkü ben inanýyorum ki,
Rabbimin izni ve iradesi olmadan
hiçbir varlýk bana zarar veremez.
Rabbimin ilmi her þeyi kuþatmýþtýr.
Hiç düþünüp öðüt almaz mýsýnýz?” (24)
“Hem siz, kendilerine tapýlacaðýna dair
Allah’ýn hiç bir delil göndermediði putlarý
O’na ortak koþmaktan korkmuyorsunuz da,
ben sizin ortak koþtuðunuz þeylerden ne diye korkacakmýþým?
O halde,
bilginiz varsa söyleyin bakalým:
Ýki taraftan hangisi güven içinde olmaya lâyýktýr?” (25)
(1) Bakara / 116. Ayet (2) Bakara / 117. Ayet (3) Bakara / 163. Ayet
(4) Bakara / 165. Ayet (5) Bakara / 255. Ayet (6) Âl-i Ýmrân / 2. Ayet
(7) Âl-i Ýmrân / 5. Ayet (8) Âl-i Ýmrân / 6. Ayet (9) Âl-i Ýmrân / 18. Ayet
(10) Nisâ / 48. Ayet (11) Nisâ / 49. Ayet (12) Nisâ / 116. Ayet
(13) Mâide / 17. Ayet (14) Mâide / 72. Ayet (15) Mâide / 73. Ayet
(16) Mâide / 74. Ayet (17) Mâide / 75. Ayet (18) Mâide / 76. Ayet
(19) Mâide / 77. Ayet (20) En’âm / 21. Ayet (21) En’âm / 22. Ayet
(22) En’âm / 23. Ayet (23) En’âm / 24. Ayet (24) En’âm / 56. Ayet
(25) En’âm / 80. Ayet (26) En’âm / 81. Ayet