insanýn gizli sýzýlarýný
yetim yakarýþlarýný
utangaç piþmanlýklarýný
gün yüzüne çýkarmak için iniyordu vahiy
insana anlaþýldýðýný söylemek içindi
alemlerin Rabbinin sesleniþi
insana yalnýz olmadýðýný
çaresiz kalmadýðýný hatýrlatmak içindi
derken, göklü sözün ateþli þahaplarý
vurdu zalimlerin yüzüne
önce kibir tutkusuyla koþturup duran muktedirlere
sonra haset ateþiyle yanýp kavrulanlara
*
müþrikler ,müslümanlarýn ard arda habeþ ülkesine
hicret etmelerinden telaþa kapýldýlar
gurbet diyarýnda da garip müslümanlarýn
peþini býrakmak niyetinde deðillerdi
islamiyetin bu gibi ülkelerde de yayýlmasý
karþýsýna çýkýlmayacak bir kuvvet haline gelmesi
endiþesini taþýyorlardý
müslümanlar habeþ hükümdarýndan himaye gördükleri takdirde
arabistan’ýn islam sinesine koþmasý daha da kolaylaþabilirdi
böylece, islamýn önüne çekmek istedikleri setleri de
yerle bir olacaktý
kureyþli müþrikler aralarýnda konuþtular
sonunda, elçiler gönderip, hicret eden müslümanlarý
habeþ hükümdarýndan geri istemeye karar verdiler
habeþ ülkesine varan elçiler
devlet adamlarýna kýymetli hediyeleri takdim ederek
maksatlarýný þöylece arz ettiler
bizden bazý aklý ermez gençler atalarýnýn yolundan ayrýldýlar
sizin dininize girmedikleri gibi yepyeni bir dinle ortaya çýktýlar
þu anda hükümdarýnýza sýðýnmýþ bulunmaktadýrlar
biz onlarý geri istemek üzere kavmimiz tarafýndan gönderildik
bu hususta bize yardýmcý olun
hükümdara müslümanlarla görüþme fýrsatýný tanýmayýn
onlarýn teslimi hususunda bizi destekleyin
ve deyin ki
bunlar elbette kendilerinden olanlarý daha iyi tanýr ve bilirler
kusurlarýný da baþkalarýndan daha iyi görürler
saray adamlarý kýymetli hediyelere aldandýlar
kendilerini destekleyeceklerine dair söz verdiler
elçiler, bu sefer hükümdarýn huzuruna çýktýlar
arzularýný dile getirdiler
ey hükümdar
aramýzdan çýkýp, iþlerimizi bozan bu adamlar
þimdi de buraya senin dinini ve halkýný bozmak için geldiler
seni bu hususta ikaz etmeye geldik
bunlar meryem oðlu isa’yý ilah tanýmazlar
senin huzuruna girince secdeye varmazlar
sen, onlarý bize iade et
biz onlarýn hakkýndan geliriz
önceden ayarlanan saray adamlarý da
elçilerin söylediklerini tasdik ettiler
ey hükümdar
bunlar doðru söylüyorlar
elbette onlarý baþkalarýndan daha iyi bilir ve tanýrlar
hangi kusurlarýnýn olduðunu da daha iyi görürler
onlarý kendilerine teslim edelim
yurtlarýna, kavimlerine geri götürsünler
elçiler, isteklerine "evet" denileceðini ümitle beklerken
necaþi hiddetli hiddetli
vallahi, hayýr
çaresiz kalmýþ, yurduma gelip yerleþmiþ
beni baþkalarýna tercih etmiþ kimseleri
ben hiçbir kimseye teslim etmem
onlarla görüþmeden, fikirlerini almadan
hiçbir zaman kararýmý vermem
eðer, iþ elçilerin dedikleri gibiyse
onlarý kendilerine teslim eder kavimlerine geri çeviririm
þayet iþ, bunun aksi olursa kendilerini korur
en güzel þekilde görür gözetirim
daha sonra necaþi
müslümanlarýn yanýna gelmesi için davetçi gönderdi
muhacirler,hz. cafer’i kendilerine temsilci seçtiler
hep beraber saraya gittiler
içerde kureyþ elçileri ile birlikte
necaþi’nin çaðýrdýðý rahipler de vardý
hz. cafer, necaþi’nin huzuruna girince selam verdi
fakat secde etmedi
saray adamlarý hz. cafer’e,
sen ne diye hükümdara secde etmedin.diye sorunca
þu cevabý verdi
biz ancak Allah’a secde ederiz
niçin,
çünkü,Allah bize resulünü gönderdi
o da Allah’tan baþkasýna secde etmemizi men etti
bunun üzerine elçiler
ey hükümdar,
biz bunlarýn halini sana bildirmemiþ miydik
necaþi müslümanlara
siz ülkeme ne için geldiniz
haliniz nedir
tüccar deðilsiniz, bir isteðiniz de yok
o halde, bana, benim memleketime niçin geldiniz
sizin þu ortaya çýkmýþ olan peygamberinizin hali nedir
hem bana söyleyiniz,
ne diye memleketiniz halkýndan bana gelenlerin
selam verdikleri gibi selam vermiyorsunuz
hz. cafer ,
ey hükümdar
ben üç söz söyleyeceðim
eðer doðru söyler isem, beni tasdik edin
yalan söylersem yalanlayýn
biz tutulup efendilerimize iade edilecek köleler miyiz
necaþi,ey amr,onlar köle midirler
amr,hayýr,onlar þerefli ve hürdürler
hz. cafer necaþi’ye
þu adama sorun
biz haksýz yere birinin kanýný mý döktük ki
kaný dökülenlere geri verileceðiz.
necaþi,ey amr,bunlar haksýz yere
herhangi birinizin kanýný mý döktüler
amr,hayýr ,onlar, bir damla kan bile dökmediler
hz. cafer, yine necaþiye
þu adama sorun , halkýn mallarýndan haksýz yere aldýðýmýz
üzerimizde ödemekle mükellef bulunduðumuz mallar mý var
necaþi,ey amr,eðer þu adamcaðýzlarýn,
ödeyecekleri bir kantar altýn borçlarý varsa,
onu ben ödeyeceðim
amr,hayýr,onlarýn bir kýrat borçlarý bile yok
necaþi,o halde, siz bu adamlardan ne istiyorsunuz
amr,onlar ve biz bir dinde idik
onlar, dinimizi býraktýlar
muhammed’e tabi oldular
necaþi, hz. cafer’e döndü
siz salik bulunduðunuz þeyi ne diye býrakýp
baþkasýna tabi oldunuz
kavminizin dininden ayrýldýðýnýza,
ne benim dinimde,
ne de þu milletlerden herhangi birisinin dininde
olmadýðýnýza göre
sizin edindiðiniz bu din
nasýl bir dindir
hazret-i cafer
ey hükümdar
biz cahiliyyet üzere olan bir millet idik
putlara tapardýk
akla gelebilecek her türlü kötülüðü iþlerdik
hýsým ve akrabalarýmýzla ilgimizi keser
komþularýmýza kötülükte bulunur ,zayýflarý ezerdik
bu hal üzere iken,
Allah içimizden birini bize peygamber gönderdi
nesebini, asaletini, doðruluk ve eminliðini
iffet ve nezahetini bildiðimiz bir peygamber
o, bizi Allah’ýn varlýk ve birliðine inanmaya
O’na ibadete,
Allah’tan baþka tapýna geldiðimiz putlarý
ve taþlarý terk etmeye davet etti
doðru sözlü olmayý, emanetleri yerine getirmeyi
akrabalýk haklarýný gözetmeyi
komþularla güzel geçinmeyi
günahlardan ve kan dökmekten sakýnmayý bize emretti
fuhuþtan, yalandan, yetim malý yemekten
namuslu kadýnlara iftira etmekten bizi beri kýldý
biz de ona iman ettik
davasýný tasdik ettik
onun Allah’tan getirip bildirdiði þeylere tabi olduk
bu yüzden kavmimiz bize düþman kesildi, zulmetti
bizi dinimizden vazgeçirmek
Allah’a ibadetten alýkoyup, putlara taptýrmak için
türlü türlü iþkencelere uðrattýlar
biz de bütün bu sebeplerden dolayý yurdumuzu
yuvamýzý terk ederek ülkene geldik
sana sýðýndýk.
seni baþkalarýna tercih ettik
senin yanýnda zulme, haksýzlýða uðramayacaðýmýzý
ümit etmekteyiz
hazret-i cafer,
selam verme meselesine gelince
biz seni resulullahýn selamý ile selamladýk
biz birbirimizi hep böyle selamlarýz
cennete gireceklerin selamlaþmalarýnýn da
bu þekilde olacaðýný peygamberimiz (s.a.v.)den öðrendik
bu yüzden seni böyle selamladýk
secde etme hususuna gelince
biz Allah’tan baþkasýna secde etmekten yine Allah’a sýðýnýrýz
hazret-i caferin sözleri
necaþi’nin üzerinde derin tesir icra etti
müþrikler ise, durduklarý yerde sus pus kesildiler
necaþi, bir müddet düþündükten sonra
yanýnda bu bahsettiklerinden bir þey var mý
hazret-i cafer
evet var.
meryem suresinin baþ taraflarýný okudu
kaf ha ya ayn sad
bu ayetler, kulu zekeriyz’ya Rabbinin rahmetini zikirdir
hani o Rabbine gizlice niyaz etmiþti
ve demiþti ki, ey Rabbim
artýk benim kemiklerim yýprandý
baþým ihtiyarlýkla tutuþup saçlarým aklandý
Sana ettiðim dualarýmda da
ey Rabbim, ben hiç mahrum kalmadým.
sonraki ayetlerde,
hazret-i meryem’in, isa’ya (a.s.) nasýl hamile kaldýðý
hazret-i isa’nýn dünyaya nasýl geldiði
bir mu’cize olarak beþikte nasýl konuþtuðu
Allah tarafýndan peygamber olarak gönderildiði anlatýlýyordu
okunan ayetler, necaþi’nin ruh dünyasýna
gözlerinden yaþlar akýtacak kadar tesir etti
hatta akan yaþlar sakalýný bile ýslattý
hazýr bulunan rahipler de gözyaþlarýný tutamadýlar
kur’an-ý kerim’in manevi cazibesine kapýlan
iç alemi bir nebze teskin olduktan sonra necaþi
vallahi,bu ayný kandilden fýþkýran bir nurdur ki
musa da, isa da onunla gelmiþti
sonra da müþrik elçilere dönerek
vallahi, ben ne onlarý size teslim ederim
ne de onlar hakkýnda herhangi bir kötülük düþünürüm
necaþi’nin bu beklenmedik kararý karþýsýnda
elçilerin boyunlarýný bükerek
sarayý terk etmelerinden baþka çareleri kalmadý
arab’ýn siyaset dahisi kabul ettikleri amr bin as
baþka bir gün tekrar necaþiye
müslümanlarýn hazret-i isa hakkýnda
çok garip þeyler söylediklerini anlattý
hükümdar, yine Müslümanlarý yanýna çaðýrttý
temsilci olan hazret-i cafer’e
hazret-i isa hakkýnda ne düþünüyorsunuz
hz. cafer
biz hz. isa hakkýnda peygamberimiz (s.a.v.)’in
bize Allah’tan getirip bildirdiðini söyleriz
o, Allah’ýn kulu, resulü ve Allah’ýn gönderdiði bir ruhtur
o, iffetli bir kýz olan Meryem’e ilka edilmiþ
Allah’ýn bir kelime’sidir
Cenab-ý Hakkýn kün emriyle babasýz dünyaya gelmiþtir
meryem oðlu isa’nýn hali ve þaný bundan ibaret
müslümanlarýn hz. isa hakkýndaki bu kanaatleri
necaþi’yi oldukça sevindirdi
eline bir çubuk aldý yere bir çizgi çizerek
bizim ile sizin aranýzda, bu hususta
þu çizgi kadarcýk bir fark var
zaten biz de onu sizin söylediðinizden baþka bir þekilde
telakki etmiyoruz
elçiler necaþinin himayeden vazgeçmesini beklerken
hayal kýrýklýðýna uðradýlar
necaþi müslümanlara da,
sizi ve yanýndan geldiðiniz zatý kutlarým
o, Allah’ýn resulüdür
zaten biz onun vasýflarýný kitabýmýz olan incil’de okumuþtuk
o peygamberi, meryem oðlu isa da insanlýða müjdelemiþti
Allah’a yemin olsun ki
eðer o bu ülkemde bulunmuþ olsaydý
ayakkabýlarýný taþýr, ayaklarýný yýkardým
gidiniz
ülkemin el sürülmemiþ kýsmýnda
herþetden mahfuz, emniyet ve huzur içinde yaþayýnýz
size kötülük eden helak olur
bu sözlerini üç kere tekrarladý.
ben sizden herhangi birinizi üzüp de,
bir dað kadar altýna sahip olacaðýmý bilsem
yine de buna teþebbüs etmem
necaþinin bu kesin ve kararlý sözlerinden sonra
elçilere elbette gerisin geri mekke’ye
dönmekten baþka yapacak bir þey kalmamýþtý
necaþi kendilerine getirdikleri hediyelerini bile iade etti
bu haberi duyan kureyþ müþrikleri
büyük bir sarsýntý geçirdiler
korktuklarý baþlarýna gelmiþti
redfer