aklýmý kurcalayan gün yitimi
karanlýða öyle sarýlmýþ ki..
göz kapaklarýmý
benimle tanýþsýn diye kandýrýyorum
sus esaretini okuyor dudaðýmýn çengelli
sözcükleri
hâyâl bu ya
kendi kýyýlarýna küsmüþ limanlardan
kovulmuþ martýlara
döküyorum içimi...
gel/sen diyorum
bir kandýrmalýk masala inansak birlikte...
anlatsan mesela
kýþ yalnýzlýðýna direnmiþ bir dut aðacýnýn
filiz veren dallarýna nasýl sarýldýðýný
serçe yüreðinin...
dinlesem seni
mabedinin beyaz duvarlarýnda parmaklarým dolaþsa
alýn çizgilerinde keder yazsa
ben onu hep - kader- okusam
zehr-i bahar çalsa kapýmýzdaki umudu
kanmaksa asl olan
usulca
yudumlasak...
akýp gitse dermaný kendine yararsýz
bu soluk dünyanýn mavileri...
bin deniz taþýran yaðmur sancýlarýnda yýkansa dünya
yunsak gönlümüzü mut’a ve sevdaya
bir defa
doya doya...
YILDIZ