Tatlý belam Esin’im çat kapý “Merhaba”,
Özleyince uðruyor Bilgem,
Huysuz, kuruntulu, ivecen,
Mimiklere tapulu, ruhundan soluyor;
“Önyargýyý niye parçalayamadý O adam,?”
Üstten hakim soruyor, duraksýyor…
“Önyargý derken, Atomu parçalamaktan bile daha zormuþ”, diyor,
“Ahlak deyince burada, çoðun insan,
Neden belden aþaðýya bakýyor, ýrz, iffet diyor, namus biliyor?”
Çetrefilim þimdi, kem-küm, geveliyorum;
“ Oraya doðru bakýnca, orada gözüküyor”, diyorum!
Tatmin olmuyor,
“Ahlak, beyinde hocam, belden yukarýda!” diyor,
Ruhundan Orayý soyutluyor;
“Bak, al bu þiiri tüket gönlünce, þu an yazdým, Dostçakal”
Diyor ve kaybolup, gidiyor!”
“Özümle olaný-biteni, ilkin sezinle;
Kapýlma, önyargýyla sokulma!
Aynan korsanýn dahi olsa,
Kýskandýrma onu, tek farla bakýp, yorma,
Devþir akýlcaðýzýný, belden aþaðý savurma,
Yarým akýlla dokunma…
“Ben yaptým oldu” mu yine,
Yetmez Dostum, asla tek elle vurma!
Hamurun kimliðinse,
Ahlak odasýnda beynin, sessiz, þeffaf ve loþ
Diline, eli-beli-dili dolama,
Ýtici olma; silik, imzasýz, ve bomboþ…
Aslýnla, astarýnda barýþ, insana karýþ,
Paylaþ, gönül ol; çek kafayý çakýr ol, þarhoþ olma
Önyargýya yol ver, çürüðe ayýr onu
“Dedim-Kodum”a sarýlma, sýða düþüp boðulma!”
Ahlak, beynimde çýnlýyor,
Önyargý, Esin’i arýyor,
Çürüðe gidiyor!
Önyargýnýn baþka meali; Peþin hüküm!
Ahlak kavramý, ya? Irz, namus, iffet…
Daha çok… aburu, sililik, perde; devam et…
Onur, erdem, haysiyet, þahsiyet, azamet…
Ya baþka, gurur, etik , kimlik, benlik!
Esin’im fýsýldýyor içimden;
“Hala ikilemde misin hocam?
Tüm bunlardan sonra…!”
Aynadan bin, çýk yola beyne/ahlaksal tüzüðe;
Önyargý, bin ömürlük izne; yollansýn çürüðe,
Diye, iç çekiyorum, hep ve pek istiyorum!
Önyargý, Ahlak, Beyin… sayýklýyorum!
“Önyargýlara gebe yaþamlara,
Sancýlýdýr dölünde muhakkak…
Örümcek aðlarýna tutu, tutsak,
Apýþarasýnda kilitlenen ahlak!”
Müjdat Eraslan.