sessizlik her hanenin avuntusu, insan gölgeleriyle oynaþtýðýndan beri hal böyle. kimi devingen oyunbozan kimi çöl, suyu özleyen. her þeyi ehlileþtirme hastalýðýndaki insanýn gücü, zamana yetiþemedi bir kim bilir. bu kadar çabasý bir taraftan yýkýlýp baþka bir taraftan inþa olunan hayatýn gerçeðine gömülü. sesli bir melodram sergisinin savurduðu senaryoydu sanki. vurulmuþ kuþlar gibi kanadýndan yalpalayan ateþlere banýp, teri çoðaltýyor sonuçta.
büyük gözlerdeki katarakt bile perdeleri aralýyorken bak gizalem diz boyu. “eþik artýn bilmegen, törnü bilmez”* gibi düþüþleri bekleyip belleði bil-eyliyor. boðaza düðümlenen, göðüslere çöreklenen ne varsa sýralý duruyor. yüreklerde epriyip dudaklardan dökülen hep acý oluveriyor. farklý acýlarýn akranlýðý ayný küfeleri doldurmaya bilenirken bir süreliðine sesi uyutmak mý gerekiyor? haydi git çýðlýklarla kaldýkça ölüm, adým adým geliyor denilecek.
saygý zamanýný yaþayýp ta yaþýna aðlýyor her bir ömür bak utanmadan. acý, paletli cemselerle namluya mermisini sürüyor. aðýtlar yine ah dünyasýnda siteme duruyor. tufanlarda kalacak gam dolu içiyle nasýl olsa yurt direkleriyle sýrt, küpeþtelerde çýðlýk bitmiyor. hüznün vaveylasý ne kadarda yakýn bir gömü oluyor. yaþadýkça yaþama þevkini kaybeden hep kendine doðuyor. ahh gadasýný aldýðýmýn insaný nerede olsa yanýnda taþýyor sonunu bilmeden.
* Türk Kadim Kültüründen
Ýlkay COÞKUN 04.11.2021
Sosyal Medyada Paylaşın:
İlkay Coşkun Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.