Deðil artýk bu yer o eski diyar
Sesimi ne bir komþu ne kuþlar duyar
Gönlüm hep mekansýzdýr hep böyle seyyar
Bak iþte senden de geçti mazlumum ey yar
Kaderi tarayamam taraðým þimþir
Gurur bu dev aynasýnda edilmez teþhir
Nasihat etmeden önce kendini piþir
Gerçeðe ýsýnmayan insan yalanla üþür
Ýçimden hiç çýkmýyor mazideki mavi göz
Bedenimi çekmiyor dilimde ki adi söz
Sýzýlarý ýsýtmaz ne bir ateþ ne de köz
Eðer sararsa þehri yine o sihirli güz
Kutba yaklaþmak için ufacýk renkli bir buz
Biçimlenir elinde, olarak dans eden bir kýz
Çiðnerken yutacaksan eðer bir kenger sakýz
Ýndir dimaðýna demirden siyah topuz
Tutkuyla gözbebeðinde büyüyorsa çýlgýnlýk
Bir sevimli yemiþ kurdu olmamalý dargýnlýk
Masum bir istek gibi birikirse acýlar
Açýlýr yüreðinde hiç dinmeyen sancýlar
Ya su ver piþkinliðe ya kurut öfkeleri
Ýbadet kabul etmez görünmez tekkeleri
Adý gibi tadý var dilinde ki þirinin
Yedi çeþit rengi var yüzündeki derinin
Gözmüdür kulakmýdýr þu sabahýn mahmuru
Kürk çeþidi saymadýk hiç bir zaman samuru
Huþu ile verince en güzel temennayý
Baðladýk boynumuza yeminsiz amennayý
Yanaþýlmaz tuzaktýr sisteki iskeleler
Gün gelir yýkýlýr mý o aþýlmaz kaleler
Þu ömrü bitirince mahruti çadýrlarda
Yaðmurlar yaðmaz olur bulutsuz çatýlarda
Maziyi yaþatýyor bir sevgi silsilesi
Gurur içinde hala yenilginin kulesi