kuþlar az ötede uçsun
kervan da geçmesin
etrafý çitle çevrili iki dönüm arazimde denizle bakýþýp
batan gemileri kurtaracaðýz
tahtalarý nemden þiþmiþ barakanýn rüzgar eliyle gýcýrdarken kapýsý
on sekiz kiloluk yað tenekesiyle kaplý çatýdan leðene
þýp þýp diye damlarken yaðmur
hani aklýmý kaçýrýp iþkence ederken
kalple ödensin diye fidye
her gece ol masada
ayda bir içip
ayla bir olurken pervasýz
yani mehtap sararýp
soyunurken gözümde
yakamozla dalgalanan o çarþaf gibi denizde
fay hattý kýrýlacak sabrýn söz
veririm vermesine de
tatlý bir sýzýyla dalýp
çýkarken o derin uykudan
mehtapla olayým derken
hülyadan olmak var ya..