Gitti
Düþmüþtüm bir yola, benden önce kervan gitti,
Ýnerken de düzlüðe yýkýldý bir han gitti.
Gece gündüz aradým, bir münasip el gitti,
Çok mu deðiþtim bilmem, iklimimden yel gitti.
Dua ve sabýr ile akan bir ömür gitti,
Elmas peþinde koþtum, aklýmdan kömür gitti.
Sakýn benden bilmeyin, kararan bir tan gitti,
Güneþ battý içimde, umut topraktan gitti.
Anlatamam bilirim, yýkýlmýþ bir dað gitti,
Çöle dönmüþ sinemden bozulmuþ bir bað gitti.
Tekrarý yoktur asla, su gibi zaman gitti,
Azar azar geldi hep ve sonra yaman gitti.
N’eyleyim ben ortada, sönmüþ bir ocak gitti,
Gelmez artýk misafir, saran bir kucak gitti.
Þahit olun insanlar, dudaðýmdan bal gitti,
Düþtü kýlýç kýnýndan, sancaktan hilal gitti.
Bin kurdun arasýnda kuzulardan post gitti,
Tutamadým “Kal!” diye, yüreðimden dost gitti.
Toz duman oldu devran, Sultan gitti, Þah gitti,
Kaldýrdý otaðýný, en son Padiþah gitti.
Umurumda mý gýybet, akýldan izan gitti,
Nefislerin zoruna en çok da mizan gitti.
Kimse bilmesin diye ahrete fidan gitti,
Âlem görmesin diye, canýmdan bir can gitti.
Ne var ne yok sayýldý, hazineler tam gitti,
En büyük elmas diye kocaman bir cam gitti.
Paramparça bir zihin, umurdan bir yâr gitti,
O en görkemli daðda doruktan bir kar gitti…
Bahar vardý aklýmda, vurdu kar yaprak gitti,
Amansýz bir zelzele, altýmdan toprak gitti.
Ey Yâr ne mutlu sana! Senden bin günah gitti,
Kasteyledin ömrüme, benden bir gün âh gitti.
Ey Yüce Yâr Yaradan, dualar sende bitti,
“Ol! Derim, Olur!” dedin, yeisler bende bitti.
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.