Cennetim, Kızılbel'im (Memleketim)

Kurþundan aðýr yaradýr sensiz her saniye,
Nice beldeler gezdim, yok senden güzel...
Sana kavuþmaktýr aldýðým en güzel hediye,
Gönlümde kocaman sýzýsýn sen KIZILBEL!..

Hayýtlýk’a çýkarken güzelliðin çarpar göze,
Ayrýlýk hüznü, vuslat coþkusu sýðmaz söze.
Bir gözüm görse diðeri görmez yazdan yaza,
Býkmadan izlediðim tek dizisin sen KIZILBEL!..

Seher vakti aþka gelir Körmuar’da bülbüller,
Sümbülboynu’nda miske döner sarý sümbüller.
Çocukluðuma götürür dukkuk, anemon, güller,
Bitimsiz, efsanevî bir gezisin sen KIZILBEL!..

Su içilirdi eskiden Hacýmuarý’nda avuç avuç,
Toplanýr daðlarýndan enneme, dilkiman, alýç.
Enderdir, enfestir kuzugöbeði, en doðal ilaç,
Allah’ýn lütfu çam sakýzýsýn sen KIZILBEL!..

Salýncaklar kurulurmuþ balamýrtýn dalýna,
Tadýn nasýl da benzer kara kovan balýna.
Her ilkbahar dönersin allý kýnalý geline,
Sevenlerinin müthiþ kozusun sen KIZILBEL!..

Ne yazýn çok terletir ne kýþýn serttir iklimi,
Kiriþlik’te gezinir; odun, mantar toplar kimi.
Gurbette patlarýz, tutulur mu hasret pimi?
Ýçimde yanan meþe közüsün sen KIZILBEL!..

Koca kervanlar geçerdi Gýrada’dan çoktan,
Cennetten bir pýrlantasýn Cenâb-ý Hak’tan.
Manzarayý seyret bir kere de Karadelik’ten,
Dolambaçlý yollarýn düzüsün sen KIZILBEL!..

Keþkek döðülürdü düðünde dibek taþýnda,
Açýlýr ufuklar Odunluk Gediði’nin baþýnda.
Ýster on yaþýnda olalým ister yüz yaþýnda,
Yüreðimizin en içli sazýsýn sen KIZILBEL!..

Her bir köþen, yamacýn atamýzýn hatýrasý,
Kollarýndayken silinir dünyanýn kiri, pasý.
Kekik, yircik, bambal kokularý da cabasý,
Bîtap dizlerin ara gazýsýn sen KIZILBEL!..

Kaç keletir tütün kýrardýk gece çýra, ay ile
Gözümüzde tütüyor tütünün aðusu bile.
Komþular toplanýr, yapýlýrdý iþler el ele,
Emek çorbasýnýn tuzusun sen KIZILBEL!..

Zeytinyaðý, pekmez dinçlik verir insana,
Otlu ekmekten ye, iç ayraný kana kana.
Her sabah iki tabak da gilikli tarhana,
Bükülmez bilekte pazusun sen KIZILBEL!..

Asýrlýk dondurma tadýnda Çamlýk’ýn havasý,
Geçer mi Geyrandaðý’nda gezinme hevesi?
Þefkatle sararsýn bizi, sýcacýk kuþ yuvasý,
Efkâr gecesinin gündüzüsün sen KIZILBEL!..

Keklikler ötüþür poruk, menekiþ diplerinde,
Bolluk, bereket fýþkýrýr buðday saplarýnda.
Adýn yazýlmasa da henüz gezi kitaplarýnda,
Alnýmýzda bembeyaz yazýsýn sen KIZILBEL!..

Daha Kýryokuþ bitmeden büyüler nefesin,
Omcalý, Yýlanlý, Çatalçam’dan gelir sesin.
Seni ilk görenler, biliyor musun ne desin?
"Hakiki bir doktora tezisin sen KIZILBEL!.."

Küçücüksün amma inciler serptin dört yana,
Evlatlarýnla gururlan, namýn yayýldý cihâna.
Herkes gýptayla bakýyor, inanamýyor sana,
Vatan bayraðýnýn yýldýzýsýn sen KIZILBEL!..

Ne kadar dil döksem yazamaz hissimi kalem,
Sensin beþiðim, mezarým, sýðýnaðým, kale’m…
Belki anlamaz Mutlu’yu, divâne sanýr el âlem,
Gönlümü çalan deniz kýzýsýn sen KIZILBEL!..

*****
(2019 Haziran ayýnda Bizim Ece Dergisi Sahibi / Þair Ahmet OTMAN tarafýndan hazýrlanan Bizim Ece Þairler Antolojisi: 2019’da yer almýþtýr.)
*****
(Bu þiirim, ilk kez 20/05/2009 tarihinde "Kýzýlbel’im" ismiyle yazýlmaya baþlanmýþtýr; 9 yýllýk bir çabanýn ardýndan 02/01/2019 tarihinde son þeklini almýþtýr.)
*****
(Ýlk yazýlýþ/ þiire ilk baþlama tarihi: 20/05/2009, 10:08; ???)
(Ýlk ismi: Kýzýlbel’im)
(Son tashih zamaný: 20/04/2021, 03:42; Kocasinan, Kayseri)
*****
Sosyal Medyada Paylaşın: