Merhaba Azize

Merhaba Azize.
Geç kalýnmýþlýðýn kâhýrlý vakitlerinde,
gri tonlarýnýn hakim olduðu
bu dünyaya,
ne sen hoþ geldin
ne de ben hoþ buldum.





Kainatýn içinden göçüp,
Tuba’nýn gölgesinde soluklanmak muradým olsun ki,
çok yoruldum.
bir seni ararken,
en çokta kendimi....





Sen Mýsýr’da Züleyha
bense hep kuyularda Yusuf...
bu özlem âmmâ’dýr Azize.
kavuþmamýz bir gömlek kadar uzak
ölüm kadar yakýndýr.






Sen Kürdistan’da Zilan
bense günün manþetlerinde,
"temizlik" adlý operasyonda
nehirlerinin içinden geçen,
bir halkýn kaný’yým.
Barýþ küskün’dür
zulüm kardeþ kadar uzak,
gýrtlaða kadar yakýndýr.









Ey Azize!
Sana öyle yakýným ki,
Bennn...
ben, benliðimden uzak düþtüm.
Merhamet et þu yanmýþ dilime,
baharýn dalýndan düþen yaprak gibi,
bir nehire atlayýp gel.
Gel ki,
Son sözlerimin þahidi ol
Sekerattayým
belki yarýna çýkmam
ellerin açýk kalan gözlerimi kapatsýn Azize.










Ah Azize
Sen diye diye,
feryadým gider feleðe
darýlýr benden ins û melek.
kin kusar bana yeryüzü
uzaklaþýr benden gökyüzü,
yerim kalmaz.
Yatacak yerim yok Azize.








Ve ben
Herþeye raðmen seni istiyorum.
bir gece yok ki,
hasretin kapýsýnda diz çöküp,
gözlerimi yoluna vermeyeyim,
sonra yaþlarýmý döküyorum kaza ve belaya sana deðmesinler diye.









"Cehennem cellada müebbet olsun ki
Ne seni yaþayabildim
ne de kendimi..."
ama yine de Merhaba Azize







H.Sabruk


Sosyal Medyada Paylaşın: