her tarafta birkaç sima
bir yýðýn resim
güneþin çýðlýk bastýðý
karanlýðýn çýldýrdýðý
bir yerdeyim ...
dibinin görülemediði up uzun bir boþluk
eski bir mezar avlusu
öbek öbek toprak yýðýnlarý
yüzlerin sapsarý kesildiði
dudaklarýn titrediði
bir yerdeyim
kan revan içinde karanlýk
odalarýn taþ duvarlarýna daðýlmýþ
siyah mavi ifritler
gece sonrasý etrafta hicran uðultusu
kervanlarý daðýlmýþ
kervansaraylarý yaðmalanmýþ
bir yerdeyim
gölgeler daða yürüyor
suya akýyor ,buluta yükseliyor
aðaçlarýn üzerinden yeniden geçiyor hayat
sil baþtan …
parmak uçlarýmýn ayrý ayrý dokunduðu
bir yerdeyim
tetikte uyuyor kara deniz
tam ortasýnda koca gemilerin sarsýntýlý geçiþleri
gidiyorlar saat beþe doðru
kuytu bir þehrin kenarýndan
çokça karanlýk, çokça siyah, çokça sessiz
bir yerdeyim
adý hicret gece yolculuðunun
yýldýzlar sönük,tüllenmiþ ay
kýrýk yürek , tutsak duygular
ses seda yok
zaman parça parça
þafaða ait eflatun gök
erken fecrin doðduðu
bir yerdeyim
eski bir þarkýnýn nakaratý biterken
aðýr aðýr esen rüzgarýn peþine takýlmýþ
yürüyorum kaybolmuþluðun izine
sirenler uðulduyor
orantýsýz sesler uçuruyor nefes
bozguna uðratmýþ en son darbenin
küf kokusu ýslaklýðýnda
bir yerdeyim
dört nala koþan beyaz yeleli tayýn üstünde
yýkýntýlarýn sýrrýna toz toprak koþuyorum
aydýnlatýlmýþ güne, karartýlmýþ geceye
yitik þehirlere doðru
derin bir uykuya
sahici bir rüyaya dalmýþ
bir yerdeyim
tutuyorum elini uzak mesafelerden
zeytin aðacýnýn uzayan gölgelerini
boðuluyor koca çukurun bermudasýnda cisimler
çýrpýnýyor arþýn karargahý sýyrýlýp menzilinden
üþüyor içleri sebeplerin
donuyor çýkýntýlarý nedenlerin
yoktan var edilen
bir yerdeyim
redfer (Ýlyas Kaplan )