SAAT KAÇ
SAAT KAÇ
"Bekle geliyorum baba" dedi,
Telefondaki ses.
En güzel elbiselerini giydi.
Ayakkabýsýný bir gün önceden cilalamýþtý.
Son kez aynaya baktý.
Saçlarýný önce arkaya taradý.
Olmadý.
Yana doðru döktü saçlarýný,
Çünkü yaþlandýðý anlaþýlmasýn diye.
"Bismillah" deyip kapýdan çýkarken,
Hanýmý gülen gözleriyle,
"Güle güle" dedi kocasýna.
Önünden siyah bir kedi geçti.
Kýzdý ona.
Tam tren istasyonuna doðru geliyordu ki
Bir þey unuttuðunu fark etti,
Saatini.
Geriye dönmedi.
Trenin gelmesine az kalmýþtý.
Uzun, týð bir ses duydu.
Kapýlar açýldý.
Gelenlere tek tek baktý.
Beklediði yoktu.
Ýkinci trende olabilir diye düþündü.
Beklemeye koyuldu.
Bu sefer ki tren sesi biraz daha uzundu.
Durdu kapýlar açýldý.
Yine yoktu beklediði.
Üçüncü treni beklerken,
Saati sordu.
Artýk bugün baþka bir tren gelmeyecekti.
Ertesi sabah ayný yere geldi,
Bu sefer saati koluna. taktý.
Trenden inenleri kolladý.
Beklediði yine yoktu.
Ýçinde bir þeylerim burulduðunu hissetti.
Saat kolundaydý ama,
O, yanýndakine,
"Saat kaç ?" Diye sordu.
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.