Eþeklerle çýkardýk Sabahýn ilk ýþýklarýyla Yola. Ne güçlükler aþardýk Habibullah’ýn yardýmýyla.
Sabah ezanýyla uyanýr Yatsýyla dalardýk uykuya Bilmezdik öyle Dost dediðimizi Ýki pula satmayý da.
Bulduðumuz gün yer, Bulmadýðýmýz gün þükrederdik. Ne girerdik strese Ne düþerdik cinnete Tek emelimiz vardý; O da girmek Allah’ýn cennetine.
Söyleselerdi eskiden Yüksek binalar dikilecek Adýna apartman denilecek Ýnsanlar girip de içine Birbirini bilmeyecek. Ýki kelam edip Sürç-ü lisan etmeyecek.
Tok açýn, Zengin fakirin Halini bilmeyecek. Güler geçerdik be edem Dili ne söyler de Kulaðý duymaz kelem.
Bak hele bak laf edene. Aðlar iki gözü, iki çeþme. “Ýnsanlýk öldü der de” Düþer sonra neþe içine.
Sözümüz uzun da kýsa kesmeli. Kumaþý üstüne ölçüp de giymeli. Bir söz söylüyorsan, iki dinlemeli. Ýnsan, gözünü biraz da kendine çevirmeli.