seninle aþk ince kar örtüsü altýnda mevsim dönümlerine gün devþiren güneþe meyilli buðday filizinin ömrü kadar narin/ iki metrekarelik hücrede özgürlük yürüyüþü yapacak kadar çetin bir yolculuktu
son gördüðümde sözcüklerinde yurtsuz bir kavime sonsuz toprak baðýþlayan bir gücün sesi gözlerinde kavimler göçüren bu ayný bakýþ vardý sen uzaklaþýyordun ve sokaklarýn hakimiyetini aymazlar devralýyordu
þimdi yeniden merhaba diyorsun ya yüzyýllýk bir kavganýn babasýz býraktýðý çocuklar gibi ölüp gidenlerin anýsýyla büyüyenleri izleyecek olmanýn burukluðunu yüklenecek yüreðim
belki herþey yolunda gidecek uzun gecelerin seviþmekten arta kalan zamanlarýnda sensizliði anlatacaðým sana belki de en kötüsü olacak dudaðýnýn kýyýsýndan düþüp gideceðim bir daha hiç gelmemecesine
belki bitecek belki de katlanarak artacak bu ikilemlere inat kulaðýna bir merhaba fýsýldamak istiyorum