kervan geçmeyince anlamak gibi
ipek yolunu fethetmenin zaferden çok
stratejik bir hata olduðunu
handa sinek avlayýp
hamamda tas eskitmek
ya da tek kale maça tutuþmak, yalnýzlýðýnla
kalpten kalbe kurulacak bir köprüde zaman öldürüp
ellerimiz harç,
kalemimiz harf tutarken bir yandan
yataðý deðiþti suyun
hani onca çaba sonunda
açýlýþa gelmeyen ayak
-kabýna kulp takar ya sonunda
ha iþte,
gözlerine dolup dolup
aþk adýna hayrat olurum diye korkum
böyle maþuklarýn çeþme baþýna gelip
ellerinde bakýr ibrik
ayakta terlik
maniler dizecekler diye
kafiyeyle örülü taþ yolda
oysa her taþýn altýnda adým
üstünde baþka adým’
anlasana aþk
geç kalmak diyorum
geç kalmak göbek adým..
þimdi kaþlarýnýn kýyýsýna yapsam diyorum kaleyi
ama tedirginim biraz
rüzgara kapýlan saçlarýn dalgasýyla daðýlýr
ya da uyanýr diye
gözlerindeki uykuda süzülen o kuðu
aslýna bakarsan,
göreceksin aslýnda
çözülecek buz tutan
gölgelerin buðusu..