Direngen kýzýl bir karanlýktý gece
Ve uzak deðildi
Mavzer namlularýnýn ucunda aç bekleyen ölümün kan çiçekleri
Diz kýrýp
Kara bir dumanla
Pusulanmýþtý
Daðlara
Karanlýðýn gölgeleri
Topraðýn
Bir karýþ altýnda ölüm
Bir karýþ üstünde yaþam koþuyordu
Tütüniydi
Yeni terleyen býyýklarý Memedin
Memleket tütün kokusuydu
Memed memleket
Afyonda
Son kez ötüp
Derin bir sesizlikle sustu
Aðustos böcekleri
Sesi yoktu sessizliðin
Ondan ötede
Bir tepe gerideydi
Bin tepe uzak düþlerine bakarken
Umudun mavi gözlerinden
Sevdasý Zeynep
Ülke gibi
Oda
Eþiðindeydi sonbaharýn
Kaldýrýp baþýný
Ayýn yüzüne baktý
Ve ayýn yüzüne çizdi Memedini gözleriyle
Uzansa
Dokunacaktý sanki
Ayýn yüzünden
Oda
Ýzmir kýyýlarýna
Ýzmir ki;
Helallini bekleyen
Nazlý bir gelin
Ýzmir Memedlerin düþü
Eðilip sevdasýný okþar gibi
Dokundu topraðýna Memed
Toprak
Hazýrdý çatlamaya
Hazýrdý gögsü Memedin
Gelecek
Þahadet mermisine
Ýçinden
Nasip eder þahadeti inþallah dedi kendine
Gecenin sessizliðini
Telaþlý
Ürkerek
Havalanan
Bir turnanýn kanat sesleri bozdu
"Allý turnam bizim ele varýrsan þeker söyle kaymak söyle bal söyle"
Gün yýrtmadan önce
Hucum!
Sesi yýrtý karanlýðý
Yavuklusuna koþar gibi
Ayný anda
Binlerce ayak ezdi geçti topraðý
Vurulan düþtü
Vurulmayan
Afyondan
Ýzmire doðru koþtu
Memedin göðsünde yedi kurþun yarasý...
Taylan KOÇ