dallarý eðik bir nar aðacý gibi
dökülüyorum ellerine geceden
taze fesleðen kokusu uzaktaki hayalin
özledikçe gölgen kavuruyor tenimi
kalbimin söküklerini toplayýp
eðitimsiz buhranlar eþliðinde
savruluyorum aþaðý yukarý
gözlerinden uzuyorum karanlýða
yýldýzlar tutuþuyor elgin bakýþlarýnda
kuþkular kemiriyor, yokluðun kazan kaynatýyor
zihnimin körbelasýnda
artýk-
uzansan
bu yorgun sarmaþýðýn koynuna
týrmandýkça yokluðun sonsuzluða
tutunmak imkansýz meçhul- un ayak izlerine
ruhuma kurþun sýkan kahrolasý duvarlar
hadi durmayýn! hapsedin beni
yumruklarýma
duy-san
bu þahmeran sessizliðini
belki sesim nefesimle bu kadar boðuþmaz
cehennem kuþlarý üþüþmez boðazýma
salkým salkým hüzün kuþanmaz yaðmur bulutlarý
böyle çifte kavrulmaz kederler
yangýnlarda ah!
sarý eylül’ün tomurcuk bedeninden
iki arada bir derede uçuþurken güz yapraklarý
her sene yýkýntýlarýn arasýnda hiç terk etmedi
beni hayalin…
ah! ruhum
bu periþan hallerim
ah! bu yavan bedenim
her gece ölümlerden ölüm beðeniyorum
uzadýkça uzuyor gelmiyor ne çare…
ayþe uçar
23/09 /2011