misal limaným
ve giden gemiler oldu
tamam gemilerim oldu
seni mi kýracaðým
sorsan her birinin bahanesi var
tamam gerekçesi olsun
seni mi kýracaðým
güya baðlamamýþým körü körüne
onlar da gidivermiþ
göz göre köre
-de
artýk avukatlýðýný yapmasan diyorum
hem yeter artýk
sana mý soracaðým
tamam dur bi dur
dilek tutturma bana özre’
hem kabahatin boyu uzar
defolu muhabbette..
misal takvimim ben
ve duvarýna asýlmýþým bi þekilde
en güzel yazým
yaz’ýn arka yüzünde..
þimdi bu kýsmý biraz açayým diyorum müsaadenle
zira bir kaðýt daha gemi olmasýn
karanlýk gecelerde
nasýl desemmm..
say ki kalbine sevk edilmiþ aþkýným senin
sözlerin þurup yazýyor
günde üç öðün
iyi geleceðinden bahsediyor ya
gelsin de bi þekilde
iyi kötü farkmaz diyorum içimden
gelmeyince kontrole gidiyorum
bu defa umut yazýyor kalbin
günde iki doz göz
gece yatmadan önce
malum,
her sabah güneþe uyanmaktan
aðrýyor karanlýðým
ve þimdi ellerin sedyem olacak mecburen
umarým kalbin, göðüs hastalýklarý katýna sevk eder
belli ki ayakta tedavim imkansýz
artýk sözlerini serum diye mi baðlarsýn kalbe giden damar yoluna
ya da kahve mi koyarsýn o seruma bilemem
ama bildiðim bir þey var ki ondan çok eminim
yatan hasta servisinde
tapulu aþkýným senin..