Mutlu þarkýlar söyleniyordu perdelerin arkasýnda, Kendisini kaybetmiþler, bulmak istemiyorlardý bir daha, Gýptadan kör oluyordum, Yýllar, tatlý bir yaz esintisi gibi; Heyecan ve hüznü pompalýyordu ruhuma, Küfür, aþaðýlardan, yukarýlardan hakaretler vuruyordu suratýma, Vuruyordu da yýkýlmýyordum! Piþmandým yaþadýðýma, Düþmandým fýtratýma. Sabahlar doðarken, Akþamlar boðarken; sarýlýp gýrtlaðýma, Varlýðýmýn tüm ayrýntýlarýnda sadece yalnýzlýk varken, Cümleler aðlatýyordu durmadan, Kýl, tüy, esinti bile incitiyordu beni, Elimde varla yok arasý, Ve içimde dýþýmda darmadaðýn, Geleceðimde efsunlu bir karanlýk, Her þeyin alaycý kahkahasý, Þimdi sen söyle azrail! Ölüm, böyle bir durumda, deðil miydi armaðan. Sosyal Medyada Paylaşın:
Sefa Yıldırım Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.