gül izinin kan izine karýþtýðý zamanlardý..
cennet yolu uzun
cehennem,
düþ’ te gör mesafesi kadar
kýsa uçurum
gözler canbaz yürütürdü sýratýnda
eller,
köprülü kavþak..
kalbi kanayan her aþk gibi kan tutan ellerim
-ellerine karþý
koyacaktý güya
sen yara sandýn ilkin
ben,
yaraladým diyemedim
parmaklarým muma döndü sonra
gözlerinle yakýp
söndürmeyi unuttuðun
kalbim barakaya,
en çok gece kondurduðun..
papatya falýnda gelincik açýyordu o zamanlar
ve bütün burçlar çift sýra örülen ikizlere yükseliyordu
olmaz denilen oluyor
ölmesi gereken
sað çýkýyordu uçurumdan
kendimi terk ettiðim yollar,
patik örüyordu ayaklarýma
kendime,
kendimden bir parça býraktýðým her duraktan
beklemek çalayým derken
yaz yüzü görmemiþ güze döndüm
oysa her rengin notasý kazýnmýþ þarkýnýn
ezber bozan nakaratýnda
bilindik bir sözdüðümdüm
þimdi bir kuþun gagasýnda cývýldayan la’ sesi
çiçekte renk
dalýnda can
-eriði
bakma,
ellerim kýzýl elma
parmaklarýmda mumdan is kaldýðýna
cennetinle bozduracak kadar günah
duruyor hala..