þimdi üþürsün de sen
yakacak bir kalp ararsýn kendine
ýsýnacak kadar el
küle dönene kadardýr her þey
ya da yangýn çýkacak olursa
kalbin,ilk kurtarýlacaklar arasýnda bu sefer
sonrasý malum,
gözlerin,
yaþ dolu yangýn kovasý
ellerin itfaiye
parmaklarýn er
bilirsin beni,
bir zaman sonra kendimi tanýmazdan geliyorum
yalancý aynalarda
sen gibi üþümüyorum pek
sýcaðý görünce eriyen kalp kalýbýnda tutulan buz um’ bu ara
ve aþký
iki dudak arasýnda öpücük bilen
sözleri peynir gemisiyle yüzdüren
kendine kaptan
yalnýzlýða karþý uzatmalý dürbünüyle bakýnca
çýkabildiði zirveden
adasýný batýran..
kýsacasý,
eski tas ile alýyorum düþümü
hamamlar yeni olsa da
herkes birbirine benziyor
ruhundan soyununca
mevsim kýþ
üþürsün de sen
ola ki yakacak kalp bulamazsan
ve ellerin titrerse
yalnýzlýktan ya da soðuktan
gel,
kar olduðuma bakma bu defa
yanarým gerekirse..