Bir ulu çýnar gördüm, dua eder gibiydi,
Devasa dallarýný mavi göðe uzatmýþ.
Beþ asýrlýk gövdesi sitem eder gibiydi,
Yýllarýn yorgunluðu bedenini kuþatmýþ.
Açýlan parmaklarý sývazlýyor havayý,
Kulaða gelen naðme andýrýyor nevayý,
Kimi kullar arýyor yapraðýnda devayý,
Kainatý yaratan, onu uzun yaþatmýþ.
Dantel gibi iþlenmiþ, yapraðýnda bin sanat,
Kuþlara yuva olmuþ, sýðýnana kol kanat,
Devasa boyu ile sanki küçük kainat,
Kim bilir kaç cühela dallarýna taþ atmýþ.
Güneþten kavrulanlar sýðýnacak yer arar,
Gölgesine sýðýnan, sonra dalýný kýrar,
Ýnsanoðlu tuhaftýr, yaptýðý akla zarar,
Çýnarýn dili olsa, ne kadar acý tatmýþ.
Hak yolun büyükleri benzer ulu çýnara,
Bazen de benzetilir duru, berrak pýnara,
Her ne arayacaksan, önce kendinde ara,
Ulu çýnar dediðin ebedi bir hayatmýþ.
Sabri Koca
*sývazlamak: okþamak
*neva: ahenk