*
kývrým kývrým bir uðultu var...
sanki ta derinlerde bir çaðlayan akýyor
bir uçurumun girdaplaþtýðý noktada bir uðultu
bir ses bir ses ki uzak bitik yanýk
ta ötelerin ötesinden …
taþa üflense onu eritecek bir ses
dokunuyor cismin bütün þekillerine
benliðimin içinde tecelli bulan cereyanlara
*
kýyýsýz ummanlarda yol alýrken
eksik parçamý arar gibi aranýyorum
sýrrýný bulana kadar sonuna kadar gideceðim
yeniden bir yaratýlýþýn arifesindeyim
susuzum içim yanýyor
çýldýrtacak kadar ateþli
içinde milyarca aþkýn barýndýðý
yýldýzlardan fýþkýrmýþ elmas pýrýltýlý bir nur
saðýmda güneþ solumda ay
önümde deryalar ardýmda ummanlar
bir ýþýk harmaný içindeyim
göklerden göðsüme doðru akýyor parlak parlak köpükler
*
bir takým masallardan faraza
siyah üstüne yazýlmýþ kocaman bir yazý gibiyim
bir toz zerresi kývýlcýmý halinde
yýldýz yýldýz fezayý yutmaya çabalayan
azgýn bir canavar... bir ejderha gibi
bir aðaç gibi
aðzýndan tek söz çýkmayan öyle dilsiz,
bir mezar taþý gibi sessiz öyle saðýr
gözleri kapalý hiç bir þey düþünmeyen öyle kör
*
denizi seyreden yaðmur kuþlarý þahit
öyle hasretle bekliyorum
öyle yanmýþ öyle daralmýþ ki içim
gerisi boþ…
bir sýr ki ruhuma musallat
hiç kimsenin daha evvel görmediði bilmediði
ötelere ait bir þey
portakal yapraklarý kokusunu rüzgara býraktýkça
annemin eliyle koymuþ gibi býraktýðý yerde
yapayalnýz…sersefil…biçare…
*
redfer