Pazar Kahvaltısının Göz Yaşı
Günlerden pazar,
Karþýmda durmuþ koyu kahverengi,
Ýyesiz ve sessiz bir sandalye ile karþýlýklý kahvaltý yapýyoruz.
Aslýnda bir iye sahibi olamayan ben miyim yoksa o mu ?.Bilmiyorum.
Biliyor musun,ben kimim? Onu da bilmiyorum.
Masanýn sað köþesinde beni izleyen,
Siyah zeytin tabaðýna bakýp bir an düþündüm.
Ben "ben" olmak isteyen herhangi biriydim.
Peki karþýmdaki sandalyenin iye’si nerede?...
Tüm bu felsefi düþüncelerin içinde beni;
Bir ruh hastasý olarak görebilirsin.
Hayýr,aklýmý kaçýrmadým,çýldýrmadým.
Benim küçük maviliðim.
Kahvaltý masamda bahar kokum.
Say ki özledim.
Velev ki yandým.
Gözlerim alabildiðine seninle dolup taþarken,
Sessiz çýðlýklar ile sahibini arayan bir sandalye ile baþbaþayým.
Aklýna hemen düþer,
Annesine aðlayan çocuk ile kalmýþ baba gibiyim.
Ne masamda çayým sensiz sýcak kalýr.
Ne odamda kitabým sensiz bir harf söyler,sessiz...
Günlerin çoðunda,akþamý nasýl çýkardýðýmý bilmem.
Zaten bilsem de pek deðiþmem.
Þekeri azalttýðýmý duydun mu?
Çay yalnýzken þekerli içilmezmiþ.
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.