MENÃœLER

Anasayfa

Åžiirler

Yazılar

Forum

Nedir?

Kitap

Bi Cümle

Ä°letiÅŸim

Ehl-i Küfre Reddiye
Şair'ül İslam Yunus Kokan

Ehl-i Küfre Reddiye


Ayet dolu âleme,
Gözlerini kapatýr,
Gündüzü gece yapar,
Perdeleri kapatýr.

Küfrüyle þýmarýr da,
Kurtulurum sanýr,
“Hani mûcize?” der de
Þeytaný yoldaþ tanýr.

Ey küfrüyle azan!
Kendine çukur kazan,
Dinle Þâir’ül Ýslâm’ý
Mûcizeleri taný!

Sen göster haydi bana!
Mûcizesiz olaný!
Ellerin mi, gözlerin mi?
Kulaðýn mý dilin mi?

Bak þimdi el koluna!
Nasýl da yaratýlmýþ?
Ne uzun ne kýsa,
Tam ayarýnca…

Parmak izlerine bak!
Tesadüf nerede hani?
Milyarlarý incele!
Tutmaz senin izini.

Bak þimdi gözlerine!
Ne güzel yaratýlmýþ!
Yerli yerine konmuþ,
Kirpiklerle korunmuþ.

Paha biçilmez onlar,
Âkil olanlar anlar.
Ver iki gözün bana,
Dünya kalsýn sana.

Duyunca bu sözümü,
Nasýl da sararýrsýn!
Görmediðim dünyayý,
Ne yapayým ki dersin?

O hâlde dünyadan da
Deðerlidir o gözler.
Boþa deðil bu sözler,
Kalbe kadar ilerler.

Bak þimdi kulaðýna!
Tam yerine takýlmýþ;
Ne güzel de açýlmýþ!
Sesler ona saçýlmýþ.

Bak sesler toplanýyor,
Kývrým yönlendiriyor,
Sývý korur kulaðý,
Menzili hep dýþarý…

Kim tayin etti bunu?
Kulak içine girse,
O koruyan sývý,
Biliyorsun sonunu.

Farklý farklý seslere,
Hâkimdir her birine,
Þu Ali’dir, o Osman,
Bu da Þâir’ül Ýslâm.

Nasýl tanýyorsun bak!
Bunu veren sana Hakk.
Sözlerimin hepsi hak,
Artýk inadý býrak!

Bak þimdi þu diline!
O Rahman’dan hediye,
Tercüman latifene,
Mûcize-i azîme…

Türkçe, Kürtçe, Arapça,
Lazca, Almanca, Farsça,
Seslen yeter insanca,
Bunlar ikram Rahmanca.

Müfettiþtir sanki,
Keþfediyor hepsini,
Tatlý, acý, tuzlu, ekþi,
Ýþte bu da umami…

Farklý farklý nimetler,
Türlü türlü lezzetler…
Nasýl olur bu iþler?
Dil mûcizeyle iþler.

Aklýna ve kalbine,
Ruhuna, benliðine,
Tercüman olur dilin,
Bu mûcizedir bilin!

Dile geldi o mülhid:
‘‘Sen kimsin, necisin?’’
‘‘Nereden geldin buraya?’’
‘‘Nereye gidiyorsun?’’

Hakk’tan geldim âleme,
Delilim âlemlere,
Misafirim bu evde,
Dünya denen hanede.

Bak þu güneþ lambamdýr!
Ay gecede kandilim,
Yýldýzlar mumdur bana,
Hepsi ihsan insana.

Yolculuðum Rabbime,
Giderim seve seve;
Fethede ede ede,
Kalpleri nefesleri.

“Yok hayýr!” dedi mülhid,
“Sözlerin garip garip,”
“Bu sözlerin sihir mi?”
“Yoksa da bir þiir mi?”

Ben sihirden uzaðým,
Ancak Þâir’ül Ýslâm’ým,
Bu ilmi ve hikmeti,
Yalnýz Kur’an’dan aldým.

‘‘Bu ulvi beyana pes!’’
‘‘Seni inkâr edemem!’’
‘‘Ýlzam ettin sen beni,’’
‘‘Hikmetin pek ileri!’’

Haydi gel artýk dedim!
Lâ ilâhe illallah!
Muhammed Resûlullah!
De, duysun Rabbim Allah!

Gözleri nemli nemli,
Düþünüyor besbelli,
Desem mi demesem mi?
Ben Ýslâm’a girsem mi?

Koþtum imdadýna,
Bak dedim þu zerrata!
Tasarruf-u zerrata…
Geldi birden hayata!

Gözlerinde parýltý,
Yüreðinde kýpýrtý,
Hamdolsun Rabbime!
Lütfetti mülhide!

Hakikat geldi dile,
Gür bir seda ile!
Lâ ilâhe illallah,
Muhammed Resûlullah.

Þâir’ül Ýslâm Yûnus Kokan
Sosyal Medyada Paylaşın:



(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.