Kalmadı
Kaf Daðý’na göçünce þiirimin ecesi
Kelam kalemden gitti, diyecek dil kalmadý.
Ciðerimde kanadý þebboylarýn beyazý
Gülîzarým tarumar, tutacak dal kalmadý.
Kurþun yaðdý göklerden yaðmurlarý beklerken
Yakýldý gemilerim, aþacak sel kalmadý.
Eridim damla damla bir mahþer ateþinde
Alnýmdaki ateþi silecek el kalmadý.
Duraklar divan-ý harp, köprüler Sýrat oldu
Yýkýldý derbentlerim, gidecek yol kalmadý.
Kýrýk bir sevda gibi döküldüm aynalardan
Yar gitti, yaran gitti, saracak kol kalmadý.
Doðudan esti tufan, yýkýldý bahçelerim
Bað harap, baðban kayýp, öpecek gül kalmadý.
Kevser yere döküldü, taþ kesildi muhabbet
Zehir içti arýlar, petekte bal kalmadý.
Ayrýlýklar yapýþtý yorgun ayaklarýma
Rüzgârlarým kesildi, esecek yel kalmadý.
Kilit üstüne kilit vuruldu kapýlara
Çelikten duvarlarý yýkacak hal kalmadý.
II
Bir ateþ ki mahþerden gelip indi göðsüme
Vahalarým kurudu çölde zülâl kalmadý.
Merhamet kör zindanda, pürmelâl oldu kalbim
Canýna canýn veren sadýk ahlâl kalmadý.
Su-i zanla vuruldum, döküldüm yaprak yaprak
Dualarým yetmedi, dilde helâl kalmadý.
Muzaffer bir yalnýzlýk geldi hükümran oldu
Kalelerim yýkýldý, surda celâl kalmadý.
Gönüllü bende oldum, benliði býrakarak
Zerrelere bölündüm, serde iclâl kalmadý…
Þeb-i yeldaya mahkûm olunca gündüzlerim
Gecelere kan düþtü burçta hilâl kalmadý.
Muamma bir oyuna yenik düþtü mehtabým
Yýldýzlar hançer oldu, gökte zuhâl kalmadý.
Þehirlerim periþan, viran oldu ocaðým
Hanümaným harabe, evlâd ýyâl kalmadý.
Gri yýldýrýmlarla delindi gökkuþaðým
Renklerim zelil oldu, canda hayâl kalmadý.
Çürüdüm unutulmuþ takvim yapraklarýnda
Dermaným yârda kaldý, bende mecâl kalmadý
Kurudu çiçeklerim lâlemde al kalmadý
Selâmý okuyacak seste Bilâl kalmadý…
Ýrfan Özcan
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.