Can yoruldu tende çýrpýnmaktan, Beden taþýmaktan bu caný…
Dün kadar yakýným þimdi ölüme Çocuktum ama ben daha, Erik aðaçlarý vardý bahçemde (ne kadar severim bilirsin) Ey Can eriði, Ey canýmýn eriði, tutunsam dallarýna yýrtar mýsýn Son bayramdan kalan pitikare gömleðimi? Dayým almýþtý bir karne sonrasý Yürüyerek gidilen Mezarlýkbaþý tenhalarýnda, Ama çocuktum ben daha Ve o güzel adam gitmeyecek sanýrdým Caným boyunca…
Sanayaðý kuyruðuna gittiðinde annem Leðenler dolusu yaðmur yaðýyordu paspaslarýn üstüne (eline geçeni paspas yapardý kadýnlar Hovardalýktan deðil, yokluktan) Dün kadar yakýným, Hala saçlarým ýslak Hala ayaklarýmda beton izleri Ve hala ruhumda yoksulluðun orospu gülüþleri…
Senatoryum denen bir yerde yatardý babam Ýyi olacaktý bu kesin, Ama epilepsi neydi, neden bizim evdeydi Neden yaðmur dolusu leðenler birden döküldü Neden baðýrdý annem Raziye teyzeye Yalvardý gecenin bir yarýsý, Ve neden o kýrmýzý Anadol Acý acý baðýrarak koþtu Tepecik SSK’ya, Neden yenidünyayý kesti amcam O kocaman adam neden aðladý, Yýllarýn yorgunu elleriyle yeniden yaptýðý evimizde Kokusunu býraktý öpmeye kýymadýðý gözlerimizde Hani baba yarýsýydý Neden yarým býraktý dünlerimi Ve neden her gece dolduruyor þimdi düþlerimi…
Dün kadar yakýným þimdi ölüme Ama hala saklambaç oynayasým var Azraile inat kuytularda gaz lambasý karanlýðýnda, Üflesek gün söner, uyusak biter masal (masal da bilmez ya annem)
Layla balama layla, Körpe balama layla…
Ýki gözüm evdeyim hala, Birinde biz Diðerinde hepimiz Ve diðerinde bütün sevdiklerimiz…
Can yoruldu ten kafesinde Ne 1980 kadar uzak þimdi Ne de þimdi olduðu kadar yakýn Ne sen varsýn yanýmda Ne ben nefes gibi canýnda Ne senden vazgeçerim Ama ne de ölümden.
Hadi bir türkü çalsýn, Neþecik söylesin 13 senetle alýnmýþ çift kasetli teybimizde (þimdilerde afeti devran Zara’dýr onun aslý, O da bizim gibi kaldýrýmsýz yollarýn nesli) Herkesler zengin sansýn bizi Ama kimse bilmesin Ýçin için birbirimize yandýðýmýzý. Ama biz çocuktuk daha Acýlardan çok uzak, hayata o kadar yakýn…
Can yoruldu tende taþýmaktan bu caný Ten yoruldu çekmekten, Kallavi…
Neden silindi sevimli yüzler aklýmýzda, Sepya renginde kuþ sesleri kaldý Konak’ta çekilmiþ fotoðramýzda, (yýllar sonra sarý çiçekli daðlardaki resim kadar severim oysa, Yanyanaydýk o zaman þimdikinden çok fazla) Yaðmur dolusu leðenlerin etrafýndan býrakýp ellerimizi Neden boðulduk birkaç damla gözyaþýnda, Neden kömür diye baðýrdý annem, Kömür deðilse neydi o karanlýk, Neden aðladý o koca adam, neden kesti yenidünyayý, Neden toplandý çeyizler, Kemal’e mi erdi dumaný üstünde hasretler, Neden sattým kitaplarýmý Gördüren Sinemasý önünde (Ne hevesle almýþtým eskiciden Allah’ýn Aslaný Ali’yi) Heves mi bitti ekmek mi Nefes mi bitti gülmek mi…
Neden sevdim þimdi herkesten fazla Neden Sevda’lý sözlere boðdum dizelerimi Neden Deniz’ler dolusu bir aþka serdim yürek sesimi, Neden can yanarken ten içinde Neden gitmez sýyrýlýp bedenden, Neden ne senden vazgeçerim ne ölümden, Çocuktum ben daha Belki de bu yüzden…
Can erik Caným erik, Neden yýrttýn gömleðimi…
2013
Sosyal Medyada Paylaşın:
ufermant Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.