korkularým var benim itiraf ediyorum
ve peþimde
adýmlarý susturulmuþ bir gölge
yüzümü güneþe çevirdikçe
kendi denizinde boðulan kum
denizi kamçýlayan rüzgar
ellerinden tuttuðum bütün bunlardan habersiz
iki çocuk
arka bahçemde çiçek
badem aðacýmda serçe
ve sönmeyen bir ateþ ayrýca
yüreðimde
su gerekmez
düþünüyorum
sadece öldürebildiðini mi seviyor insan
tanrýnýn kulunu sevdiði gibi
tutup kendimi öldürsem
kendimin tanrýsý mý olurum yani
iki ucu keskin bir çýðlýk havada
baþýmda dört duvara sevdalý uçmayan çatý
çatýda baca
bacadan çýkan duman
yükselip dibini deliyor göðün
durmadan
ardýndan yaðmur
boþalýrcasýna bardaktan
biliyorum
aþkýn uzaktan yakýndan ilgisi yoktur cesaretle
her insan kendi katilini taþýr
içinde
ve hayatý boyunca en çok
o katille savaþýr
çýkýp ýslanma vakti þimdi
ki bu savaþ sonsuza kadar sürsün
sen cesurdun bir kez öldün
ben ise aþýk
bin kez nilgün
hicran aydýn akçakaya