OLGUN AR-MUT
Aþýk zile basýnca, maþuk o kimdir bildi;
"Gönül tek kiþiliktir" fikri, hasreti çeldi;
Sýnamak için sordu: Neyin nesi ve kimsin?..
Uzatmalýdan cevap: Senden sana sen geldi.
KÖLESÝNÝN KÖLESÝ
Öfkeyle þehvetine tabiyse bir egemen,
Ardýr ona ve sana, torpil, ihsan dilemen!
Çünkü kýravat diye yular takmýþ ya bilmez;
Ýki huyunu yönet, olsun sana kölemen !..
BELÝ DOSTA LÝLÝ DOST
Kim ki, Yaratan için yaratýlana sever,
Laf taþýyan mikseri münasip dille döver;
Kimi de yoktan azdýr, bulut nemine kazdýr,
Gýybetçiyle bir olup gýyaben dosta söver...
EMEL ATI ÇAPA SAPI
Gözü sak, encamý fak, düþman düþü kapanda;
Öz baþýný yaracak, emel taþý, sapanda:
Soyuna gor kazarken çocukça dehdehliyor,
Sapýna kurulduðu, eþkini, her çapanda...
* Sak: Uyanýk.
* Fak: Tuzak.
* Kapan: 1. Taþýnýr tuzak. 2. Aðýr yük tartan kantar. 3. Devlet denetimindeki pazar yeri. 4. Kapmak eyleminde bulunan.
* Sapan: 1. Çocuklarýn kuþ vurmak için kullandýklarý aðaç dalýndan Y biçiminde çatal. 2. Merkezkaç kuvvet etkisiyle içindeki taþý istenen hedefe fýrlatmaya yarayan ve iki tarafýna birer ip baðlanmýþ, bez ya da meþinden ibaret silah. 3. Sapma eyleminde bulunan.
* Gor: Mezar çukuru.
* Eþkin: 1. Çok hýzlý koþan at. 2. eþme eyleminde becerikli.
* Çapan: 1. Çapalama aleti. 2. Toplu ziyafet aþçýsý. 3. Hýzlý hareket eden. 4. Fýrsattan istifade saldýran, yaðmalayan, vuran. 5. Çapma eyleminde bulunan.
BÝR DERÝ BÝR KEMÝK
Gözüne kestirmiþ de, bir nale-zar firiði,
Sevdasý kirman olmuþ, boynunu büker iði;
Iþýtmadan dibini her geçen gün eriyor,
Yeni yetme lakabý, " þem alaz kikiriði "...
* Nale: Ýnilti.
* Zar : Ýnce örtü. 2. Barbut kumarý veya tavla oyunu için, altý yüzü birden altýya kadar benekli kemik, fildiþi veya sert plastikten küp. 3. Aðlama. 4. zayýf, dermansýz. 5. Sonuna keldiði kelimere yer mahal vurgulayan ek, "nale-zar" inilti bahçesi gibi.
* Firik: 1. Ham buðday tanesi ya da taze buðdayýn ateþeþten geçirilerek yenen þekli. 2. Piliçliðe adým atmýþ civciv.
* Kirman: Elle ip bükme aleti, eðirtmeç
* Þem: Mum.
* Alaz: Alev, þule.
* Kikirik: Çok zayýflayýp bir deri bir kemik kalan kiþi.
ÜSTÜ AYAZ DÝBÝ KOR
Erimiþ de buzulu serin çaldan ibaret,
Gelin endam Erciyes, ak duvaðýna hasret;
Uzaklaþana yakýn, yakýnlaþana ýrak;
Ciðerini kavuran akkor deðil bu kesret...
* Çal: Çýplak doruk.
* Kesret: Bölünmüþlük.
SEVDA TÝKESÝ
Hüthüt kuþun þöhreti, yemle tartýlmasýndan;
Lokma’n iriyse, vazgeç, öyle yutulmasýndan!..
"Benimkisi büyük aþk" diyorsun ya, bölmezsen,
Kalbin çatlayabilir, sevda tutulmasýndan !..
* Tike: Lokma.