Korkuyor musun yarýnlardan? Iþýktan aydýnlýktan, aymaktan aydýnlanmaktan? Kulaklarýn týkalý, ya bu coþkulu irkiliþ, hangi sesin hülyasý? Yelkeni saklamýþsýn, rüzgârý haklamýþsýn, deniz tuzlu gemi çürük, söyle ey düþleri kaçýk, kaptaný neylemiþsin?
Ürküyor musun görmekten? Dokunmaktan iþitmekten ninnisiz beþiklerden, kapýsýz eþiklerden... Er dediðin eriþir bir yola, ya bu revansýzlýk hangi yoldan? Korkuyor musun dimaðýndan? yokluðun ilk duraðýndan, ayazda çöl kuraðýndan, çöle düþen damladan…
Aslýna yabancýsýn sen. Özünün mayasý neyden? Haberin var mý bundan? Yunmadan arýnmadan? Meydandaki dardan, Kandildeki nurdan? Madem bilgesin bunca, öyleyse dem vur acýdan, açlýktan susuzluktan, zihne düþen çýðlýktan...
Kendine bile tahammülün yok, neden ürküyorsun yalnýzlýktan? El almaktan, umut olmaktan, sarmaktan, sarmalanmaktan... Dilin var amma lâl, sesin tiz ve ham herhal, yol bellenmiþ her ahval... Öyleyse bu ne kör bekleyiþ böyle? Duyduðun ulak sesleri deðil, umut hangi dergâhtan?
Sosyal Medyada Paylaşın:
günay aktürk Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.