DOSTLUĞA PERÇİN VURDUK

"Merhaba dost!" Diyerek bundan sekiz yýl önce
Arkadaþlýk kurmuþuz, sanal denen âlemde.
Kýrk bir yýllýk dost gülü verdi yeniden gonca
Koklayalým beraber neþ’ede ve elemde.

Bin dokuz yüz seksenin evveli yetmiþ altý
Ýzmlerle saptýrýlan genç dimaðlar yoruldu.
Her bir sokak baþýnda beklerdi bir karaltý
"Saðcý mýsýn, solcu mu?" sorularý soruldu.

Dolaþýrken delice damarlarda Türk kaný
Kan ve candan gayriyi biz dikkate almadýk.
O hengâme içinde yaþarken hafakaný
Dost seçmekte zorlandýk lâkin yalnýz kalmadýk

Bilmem neciliklere kiralamadýk beyni;
"Türklük kanýmýz!" dedik, atamýzýn izinde.
"Ýslâm canýmýz!" diye besledik biz mabeyni
Ýstikbali yakmadýk kör izmlerin közünde.

Tuttuðunu koparan bilek vardý, güç vardý
"Hedef Turan!" fikriyle, dosdoðru bir izdeydik.
Yanlýþ giden gençlerin rehberinde suç vardý;
"Rehber Kur’ân!" zikriyle gönüldeydik, gözdeydik.

Yirmi birinci asrýn geldik ilk çeyreðine;
Her türlü sapkýnlýða itirazda dik durduk.
Dizde derman, gözde fer, uydu Hakk buyruðuna;
Biz zaman çivisiyle dostluða perçin vurduk.

-muhacir bozkurt-
Mustafa KÜTÜKCÜ
17.06.2017 - DENÝZLÝ

Sosyal Medyada Paylaşın: