Sınırları vardı
Gece göğünün
Uzun uykuların delemediği karanlığı
Karanlığın
Bulutsuz gölgeleri
Tutmuşluğum yoktu ellerini
Sesinin sesime değmişliği
Aynı hikâyenin bedevisiydim yalnızca
Tanımı olmayan sözcüklerde saklı
Göğün sınırları kadardı
Bir ülkenin
Mahcubiyet çölünde
Kum tanesi yalnızlığına
Uzaklığım
Yan yana gelebilsek
Belki
Biraz
Düş ekecektim
Saçlarına
Oysa
Bin yılın ağırlığıydı
Adının değdiği dudaklarımda ezilen
Yüküm
Ve
Uzaklığın ötesinde
Bizimle
Aynı ülkedendi
Düş kırıklarımızda
Zamanın karanlığı......
Taylan KOÇ