bu dünyada
sekiz bin yedi yüz bir gündür yaþýyorum
sadece unutulmaya yüz tutmuþ birkaç aný hatýrlýyorum
yalan dünya diye tevekkeli söylememiþler
kýsa bir zaman sahnede boy gösteriyor hayat
acýsý da gülüþü de bayat
güneþten daha parlak hayallerim vardý
þaþýlacak þey ki hiçbiri gerçek olmadý
bunun için üzülmeliydim ama üzgün deðildim
çünkü gelecekten umudum yok benim
sürekli kazanan olmayý dilemekten
ama her defasýnda kaybeden olmaktan
her þey daha güzel olacak demekten
yorgun düþtüm umarsýzca yarýný beklemekten
azýcýk sevinç ve bolca hayal kýrýklýðýndan baþka
ne var ki þu dünyada?
her günüm - gecem ayný sadece isimleri farklý
bugün dün müydü yoksa bir önceki gün müydü?
yaptýðým hatalar bile bir adým ileri bir adým geri gidiyor
her gece uykuya dalarken yastýða býraktýðým hüznüm
sabah uyanýnca karþýmda duruyor
kalbimde tatlý tatlý sýzlýyor
Allah’a duyulan aþk olmasaydý
yanaðýmdan ýrmak gibi akan yaþým
dünyanýn bin bir türlü derdi - belasý olmasaydý
yaþamanýn ne deðeri kalýrdý?
istemiyorum, dünya altýndan bile olsa
ne bir hayalim var gelecekten, ne de umudum
kaybetmek ne kadar zevkli bir bilseydiniz
sizde hep kaybeden olmak isterdiniz
ben böyle mutluyum, þükürler olsun Allah’ým
gülerken keyfim kaçar, aðlarken huzurluyum...