TABAK GİBİ BİR AY
Bugün duruldum,
Sakinleþtim…
Bir haftadan beri sürekli susuyordum,
Kendimi tanýyamaz hale gelmiþtim,
Yabancýlaþmýþ gibi sevmiyordum kendimi,
Her yanýmda çatlaklar vardý,
Suya boðulmuþ bir çöp gibi derinleþiyordum…
Akýntýya kapýlmýþ gibi,
Kendimi son anda kurtarmýþtým…
Yine mutsuzum ama þimdilik biraz rahatladým…
Yardým istemiþtim,
Dertleþmek,
Konuþmak istiyordum ama,
Kimseler yoktu yanýmda…
Mesaj attým en sevdiðim insanlara,
Öylesine bir çýrpýnýþtý ama
Hani belki bir umuttur dedim…
Bekledim sonra…
Önce Yüksel hocam geldi akþamýn karanlýðýnda,
Hem de ta evinden çýkýp gelmiþti,
Odamda çok fazla konuþmadýk,
Genel de sessiz oturduk…
Çaresizdik…
17 yýldýr kurtulamadýðým Sarayköy’den,
Biran evvel ayrýlmak istiyordum…
Bir <gelecek> kurabilmek için çýrpýnýp duruyordum,
Ama çaresizdik…
Sesimi kimseler duymuyordu…
Ýkidir Nuran abladan sakinleþtirici hap alýyordum;
(Nuran abla da benim gibi resim yapýyor, hatta benden daha iyi resim yapýyor)
Fakat ilacýn hiçbir etkisi olmuyordu,
Duygularým, bedenimin düþmaný gibiydi,
Her an beni yok etmesinden korkuyordum…
Titriyordum…
Sonra Alparslan hocam geldi ilerleyen saatlerde,
(Hemþire Nuran ablanýn eþi)
Odamdan aldý beni ve gecenin karanlýðýna çýkardý,
Beni gezdirirken,
Tekerlekli sandalyemi öyle güzel kullanýyordu ki,
Sanki sandalla denize açýlmýþ gibiydik…
Onun sözüyle “Tabak gibi bir ay” vardý gökyüzünde,
Ayý seyrettik elektrik tellerine takýlmadan…
Güzel kýzlardan,
Fýkralardan,
Aþklardan,
Þehrin ýþýklarýndan,
Ve dünyaya dair ne varsa, hemen hemen her þeyden konuþuyorduk,
Hava çok soðuktu,
Ama yine de ay güzel görünüyordu…
Ekim ayýnýn ortalarýydý,
Yýldýzlar o kadar uzaktý ki,
Bu hiç önemli deðildi!
Yanýmýzda bir dürbünümüz yoktu,
Bir de sýcak bir çayýmýz…
Hani yaðmur da yaðsa iyi olurdu ama,
Hadi neyse artýk…
Revire gittik sonra,
Birer bardak içtiðimiz çayýn yanýna espriler katarak zamaný komikleþtirmiþtik,
Yalandan da olsa gülümsüyorduk,
Oysa bedenim hâlâ korkuyordu!
Hâlâ titriyordum…
Odama geri döndüðümde Alparslan hoca, ýþýklarý söndürüp gitmiþti,
Ben öyle istemiþtim…
Nedense bugünlerde <karanlýklar> tutuyordu beni,
Güneþten kaçýyordum,
Hatta rüzgârý bile alamýyordum odama,
Pencerem hep kapalý oluyordu…
Iþýklar söndü demiþtim en sonunda,
Zaten en sonunda da uyumak zorunda kalmýþtým,
Yoksa bir daha <yarýn> diye bir þey olmazdý benim için…
Ama en baþta dediðim gibi;
Bugün sakindim…
Sabah olduðunda, sanki bir þeyler güzel gidiyordu!
Belki her þey deðiþiyordu,
Ya da belki de ben,
hâlâ kendimi kandýrýyordum!...
24.10.2005/SARAY
Saat:01.15
B.BÝRÝCÝK
Sosyal Medyada Paylaşın:
Bülent Biricik (BBiricik) Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.