Köyden kente göçüp geldi
Zemin kattta kendine yetecek
Bir daire satýn aldý fakat
Alýþamadý yeni hayata!..
Öðretmen bir kýz torunu vardý
Kendisi dul, kýzý bekardý
Ýkisi birlikte yaþarlardý...
Köydeki alýþkanlýklarýný
Atamamýþtý bir türlü;
Sabahlarý erkenden kalkar
Evinin önünü süpürür,
Tahrasý elinde
Aðaçlarýn dallarýný budar
Toplar, kurutur kucak kucak,
Yufka ekmek yaparken
Bahçeye bir ocak
Sacýn altýnda yakardý...
Duvar dibindeki yabanýl otlarý
Çapalar bir bir söküp atardý;
Bir gün ne olduðunu bilmeden
Diktiðim hurmayý da yolmuþ!..
-Niye söktün o fidaný?!
Diye sordum
-Dibinde yýlan olur, çýyan olur
Korkarým ben! dedi;
Bilmiyordu ki o canlýlarýn nesli
Kentte çoktan tükendi...
Yayla dönüþümüzde yoktu
Köyüne gitmiþ;
Saðlýklý görünüyordu
Pek bir þeysi yok gibiydi
Fakat yorgundu içten içe...
Önceki gün ölüm haberi geldi
Kendi köyü Mandýrlar’da
Topraðýna defnedildi...
Yetmiþiki’sinde göçünü sardý;
Zemin kattaki evinde
Bugün dua ile piþisi vardý!..
..
Kýpýr kýpýrdýn Müþerref teyze
Deðil mi ki köyden geldin
Hayatýný aðacýn
Taþýn topraðýn içinde buldun!
Ah Müþerref teyze
Hurmayý bilmeden yolmuþ
Bilse neden yolsun;
Nur içinde yat
Mekanýn cennet olsun!..
Þaban AKTAÞ
20.08.2016
Fotoðraf: Þaban AKTAÞ