Sabahýn karanlýðý içime ýþýklar saçtý. Neden bu kadar yakýn ki dedi kurbaða.. Balýklar kadar uçkun, ve yýldýzlar... Akþamýn gözü yýldýzlar... Uçarken bir þarký, balýðýn karnýnda. Sessiz keçiler tef çalýyordu. Yitik ruhlarýn ormaný.. Neden çiçekler bu kadar karanlýk? Sabah, yildizlarin düþlerini çaldý. Ama neden bacaklarý titriyor? Usanmýþ kayalar çok yorgun. Bitkinlik yüzüne vurmuþ çýðlýklar atan ruzgarýn. Sis ve duman... yok artik þarký söyleyen sabah burçaklarý. Ve sonra... yiten yýldýzlarýn yerini, sabahýn zevali aldý.. yeni bir eski... eski bir yeni mi? Ýþte bu... hep bitenlerin tekrarý ve sonu takip eden bitikler. Ismihan meryem
Sosyal Medyada Paylaşın:
ismihan maryam Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.