Kýrýk dökük mevsimlerde haylaz rüzgârlar esince, gecelerim dilsiz olur gündüzlerimse saðýr. Yalnýzlýðýn yedi kat mahrem göðünde uçurtmalar, parça parça edilip düþler yaðmalandýðý vakit, takvimlerin sayfalarý kanar düþen yapraklarda. Hadi bir þeyler söyle ister bir Anadolu türküsü, ister Münir Nurettin makamýnda bir kaç ezgi. Ne bileyim Nazým’dan bir kaç özgürlük dizesi oku, Necip Fazýl’dan Sakarya’nýn dalgalarýnda okþa ruhumu, ya da Yunus ol tasavvufun yelleri deðsin kavrulmuþ, bozkýr kokan sevda susuzluðu yüzümdeki kýrýþýklýklara. Ömür ne ki yaratýlýþtan bugüne ne kadar kýsa ne kadar acý, hüzün ve tarifi imkansýz huzursuzluk dolu. Ocakta küllenmiþ hasret dolu bir akþam yanýyor, yanýyor yýllarýn tükenen her bir aný kor alevlerde. Daðlara iyi bak onca ihtiþamýn ardýnda kendi baþýna, kendi baþýna yalnýzlýðýn girdabýnda bir yüze hasret. Bir çaða baktým bir yangýnlara ve dedim ki; bir gönül yangýnýnda bir çaðýn yangýný ne ki. Çocukluðum tükenip, ilk gençliðim vurulduðunda geriye aklaþmýþ saçlarýyla elinde bastonu bankta oturan, üçüncü sýnýf sigaradan sararmýþ býyýklarýyla bir ihtiyar, kalacak kentin sürgün göðüne bakýp bir kaç dize mýrýldayan.
Kent tükenecek, kuþlar göç edecek ve bir yalnýzlýk....
coþkun mutlu
01.04.2016
Sosyal Medyada Paylaşın:
Coşkun Mutlu (Hüznünşairi Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.