- 896 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
Sevgili Amy;
Bir kaç gün önceydi, bir gece bir internet paylaşım sitesindeki bir arkadaşımın mesajından öğrendim hayata veda ettiğini. Seni hiç tanımıyordum ama öyle üzgün bir notla paylaşılmıştı ki haberin; merak ettim seni. ’You Know, I No Good’ idi şarkının adı, ’Biliyorsun, iyi değilim’... Bir tuşa basıp o şarkıyı dinlemek zor değildi, dinledim. Sesindeki o tınıya üzüldüm sonra da, farkında değildik ama çok şey kaybetmiştik; yazık etmiştin kendine...
Gençtin, çok güzel bir sesin, güzel şarkıların vardı. O gece yas tuttum senin için, bu güzel sesten artık yeni şarkılar duyamayacağımın acısını yaşadım sabaha dek...
Sabah uyandığımda ise beni daha büyük bir acıya salacak bir haberle sarsıldım. Benim seni keşfetmeye, seni sevmeye ve sana üzülmeye başladığım saatlerde; Mardin’de hain bir pusu kurulmuş ve 3 askerimiz şehit olmuştu, biliyor musun daha sonra 4’e yükseldi o sayı...
Hemen haber kanallarından birini açtım, senin haberin vardı. Bir başkasını açtım, yine sen vardın, öbüründe sen; sen sen sen! Ben seni dün gece keşfetmiş, neden yaptığını düşünmüş ama asla magazin boyutunu merak etmemiştim; belli ki insanlar merak ediyordu, yoksa durduk yere neden Londra’ya canlı bağlantı kursunlar ki?
Ölümün ikinci defa yıktı beni; hiç tanımadığım sen, hiç tanımak istemeyeceğim özelliklerinle, bütün çirkinliklerinle karşımdaydın; ben bunları bilmek istemiyordum ama yüzüme yüzüme çarptılar bunu defalarca ama biliyor musun, bu senin çirkinliğin değildi aslnda, insanların çirkefliğiydi... 3 vatan evladının haberini (dedim ya sonrada 4 oldu) bir haber bülteninde 2 dakika bile sürmeyen bir sunu ile verdiler ama senin ölüm haberini bütün çirkinliğiyle gün boyu anlattılar...
Ben senin güzelliklerini sevdim Amy, seni geç fark etmenin acısını ta içimde hisettim. Ama kabul etmelisin ki, bu ülke uğruna bazı insanların hayatını feda etmesi beni daha derinden etkiliyor. Eğer yaşasaydın bunu kabul ederdin, biliyorum.
Ve eğer bilseydin böyle olacağını, o gün ölmezdin. Ama biliyor musun, bunun senin ölümünle hiç bir ilgisi yok; onlar verecek başka bir haber bulurlardı, oyalanacak başka bir malzeme... Yani bizim uğrumuza canını feda eden aziz şehitlerimizin hakkı yine verilmeyecekti Amy, sen tasa etme. Dedim ya, bu senin çirkinliğin değil, İnsanlığın çirkefliği...
Bir avuç insandık Amy, sana da üzüldük, aziz şehitlerimize de minnetimizi ve dularımızı sunduk. Senden nefret etmedik inan, seni hep güzel şarkılarınla hatırlayacağız, ötesi sadece seni ilgilendirir...
Ama bir konu daha var ki; tam burada bu yazıyı noktalamam gerekiyor. Aksi halde yayınlamama asla izin vermezler ama anlayanlar zaten anladı Amy, dert etme...
Bir çokları rahat uyusun diye canını feda edenlerin de bir gün sonsuz uykusunda rahat uyumasını temenni dileklerimle;
Sen de rahat uyu...
Ufuk BAYRAKTAR
28.07.2011; Yüksekova / HAKKARİ
YORUMLAR
Bir yerde okumuş ve tüm yüreğimle hak vermitim söylenene. Diyordu ki; " İnsanların vicdanının sesini dinlemesi ve bu ölümlere dur demesi için ölü sayısının kaç olması gerekiyor? 3 veya 4 asker şehit olunca sıradanlaşıyor mu bu kayıplar?"
Biz nasıl uyutuluyoruz ki sesimiz çıkmıyor?
Bir şarkıda dediği gibi... "WAKE UP!!!"
Duyarlı yüreğine selam olsun Ufuk...
Ufuk BAYRAKTAR!...
Çölde serap görmüş insanın gözbebeklerinde nasıl bir mutluluk, şaşkınlık kıvılcımı oluşursa, şu an bende ki bu durum! Yazıya konu olan ve nihayetinde bir İNSAN olan yabancı künyeli bir şarkıcı. Ancak, aynı anda söz konusu olan; ülkesi, halkı için görevi başında şehit edilen insanımız da nihayetinde bir İNSAN! Ve bunun gerek ulusal gerek yabancı basında haber kaynağı olma derecesi, kıymeti, ederi...
İki insan, iki farklı görevde, farklı sosyal alanda İNSAN ve iki farklı ÖLÜM!
İşte gitgide özünü, değer anlayışını yitirerek sanal bir hayatın tülden kıvrımlarına kendini hapseden insanın insana bakışı, insan değerinin hangi noktaya geldiği/getirildiği, insani değerlerin hangi noktada ne kadarcık algılandığı...
Yazı bu noktada; insanı ayırmaksızın somut haliyle ele alıp, yine en insani bakışıyla kıymetlendirirken ayrımsız; dünyanın, insanın, insanımızın da öteki yüzünü irdeleyerek gözler önüne seriyor.
İfadelerinizle, anlatımınızla, vermek istediğiniz mesajın derinliği, evrenselliği, yerel ,sosyal, toplumsal boyutuyla ve en çok da İNSANİ yanıyla, yüreğiyle, cesaretiyle, o muhteşem yaklaşımıyla, derinliğiyle, sapla samanı birbirinden ayırabilen farkındalıklı özelliğiyle; BİR GÜZEL İNSAN ÇİÇEĞİ, bir güzel İNSAN; Ufuk BAYRAKTAR' ı tanıdım, varlığından müthiş mutlu oldum, onur duydum, sıradan ancak farkındalıklı bir İNSAN olarak!!
Rafine bir incelikle süzen usunuzdan, çoğaltan yüreğinizden ışıyarak kaleme akan muhteşem özünüze saygıyla, dostlukla Sayın, Ufuk BAYRAKTAR! İyi ki sizin gibiler de var...Çoğalmasını istediğim fotoğraf; iyi ki sizler de var...
RefikaDogan/YeniEdebiAkım tarafından 7/28/2011 3:51:03 PM zamanında düzenlenmiştir.