- 315 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
van-muradiye... (herkesin hayatı, mükemmel bir tarih parçasıdır) ard-öyk/121-2020
kazım karabekir’in yazılarını okuduğumda, tevecühümü çeken şey: edebi türkçeyi genel akışından daha şahsiyetine indirmişliğidir.
kazım karabekir:
"herkesin hayatı, mükemmel bir tarih parçasıdır."
kabul etmek lazımdır; "üslup"la yazılarını kaleme almıştır.
bir cümlesinde "örnek göstermiştir" i "örnek olmuştur"la bitireceğini itiyaten bekliyordum.
öyle olmadı!
atatürk, ismet inönü, enver paşa, fahrettin altay’ın metinlerini okuduğum da; ileri yazma tekniği ve tam bir ifade ustalığını müşahade etmiştim.
aldıkları eğitim hakkını verdikleri hakkında bilgim yoktur.
yalınız: devam edegiden, kurmay subayların yazı-metin derslerini bir sene zarfıyla aldıkları kulağıma çalınmıştı.
halen öyleymiş.
karabekir’in "hayatım" isimli hatıratını okuyorum.
van, başkale’ye tayin olmuşlar... babasıyla oralara gitmiş.
ben de babamla van- muradiye’ye 1972 yılında onun tayin olması sebebiyle gitmiştik.
kırksekiz senedir; muradiye’yi görmediğim.
soruşturduğum oluyor. vanlı, muradiyeli birisine rastgeldim mi.
o insanların, o keyflerin olmadığını söylüyorlar.
ağrı üzerinden yola çıkmıştık.
babam kars devlet hastanesinde rapor almıştı.
hava sıcaktı... yaz mevsimiymiş ki okullar tatildi. bense ona koşulabilmiştim.
kars’ın en güzide caddesi; rusların idari binaları burdaymış... deftarlığın olduğu bulvardı.
babamın burnu kanadı.
hastaneden çıkmıştık... tekrar gittik. babama müdahele etti sağlık personeli. tampon yaptılar sanırım.
on yaşım vardı.
babamla müzakere yaptık.
ben babama muradiye’ye gidelim dedim.
o ise raporla iki ayı ardahan’da geçirmeği planlıyordu.
annem muradiye’ye gitmemizi tembihlemişti.
sanıyorum ki bunu babama ısrar etmekliğim böyle vaki olmuştu.
horasan’a aynı gün hareket ettik.
geceleyin salman otelin önünde mola vermiştik. otobüsümüz sabahın erinde van’a vasıl etmişti.
sabaha muradiye’ye vardık.
hükümet konağına gittik. tapu muhafızlığını orta boylu kaymakamlıktan memur bir amca yürütüyordu. babama çok ilgi gösterdi. aynı akşamı biz hükümet konağında yatıp-kalktık.
iki karyola bitişikte jandarmadan getirtdiler.
yastık, nevresim, battaniye, hepsi jandarmadan gelmişti.
tapunun müsdahdemi yatakları yapıyordu. topluyordu.
muradiyenin yerlisi kumral yaşlı amca babama tapu dairesinin devir ve teslimini yaptı.
biz bir ay kadar dahi kalmadık.
insanları hoşgeldine babama geliyordu.
öğle yemeğe çıkıyorduk.
bir ana caddesi vardı. lokanta oradadaydı. memurlar ve şehrin ileri gelenleri buluşmalarını ve yemeklerini yemeği gerçekleştiriyordular.
caddenin iki su kanalın ortasında kaldığını farkettim.
iran medeniyetinin şehirlerinde görülen bir tanzimmiş.
muradiyeliler... eski medeniyetten ahalilerin; yaşadığı şehirdi.
bunu kaymakamlıktaki yaşlı amcanın harika osmanlı türkçesinden anlamıştım.
beni çaldıran kalesine götüreceğine istediğim zaman; söz vermişti.
askeri lojmandan bir iki arkadaşım oldu. onlarla saklambaç dahil oyun oynadık.
sonra halktan çocuklar ile arkadaş oldum. bir tandır fırını vardı, oraya giderdik. bağlar vardı korktuğumdan ileriye geçmezdim.
yine o mıntıkada güzel bir pınar vardı... yalağında su çırpıtmakla zamanımız sarf olunurdu.
arkadaşlarım cuma günü beni camiiye götürdüler. ilk cuma namazımdır.
camii bağlar, çeşme ve fırınlan birlikte irana’a taraf yönde olması lazımdır.
kocaköyden hemşerimiz latif şahin muradiye jandarma komutanıydı... bir akşam gazinoda bize yemek verdi.
muradiyeli olacağız...
kiralayacak ev arıyoruz. çamur evlerin en iyilerine bakıyoruz.
posoflu bir gençte bizimle... poşalardanmış, geldi bizi buldu. muradiyeyi tanıyordu.
sarı çamurdan yapma evler, zemin toprak damı sazlar ile örtülmüştü.
tarihi evler...
birini gözaltı etmiştikte.
babamın tayin emri posof’a tel emriyle geldi.
lokantada, kahvehanede, ikramlara boğmuştular bizi.
selahattin bey’i babamla bahçede kahve içerken tanıdım.
ankara bürokrasisini tanıyordu. komik şeyler anlatıyor, babamla gülüyordular.
selahattin bey’in zengin ve bey-ağa zümresinden olduğunu söylemişti babam.
beşinci sınıfı posof merkez ilkokulda okumak nasip oldu.
iran sınırından kalkmış sovyet sınırına gelmiştik...
ardahanlıların kaderi sınırlarla sınırlanmıştı...
herkesin hayatı, mükemmel bir tarih parçasıdır.
_karabekir
yalçıner yılmaz
21-07-2020
lapseki
aydoğan sitesi
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.