- 990 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
SU SAVAŞCILARI
Güneşin altında daha da esmerleşmişti teni, açlık ve susuzluğa olan özlemi,kalbinin iç çekişleriyle harmanlanarak koyu kahve gözlerine yansımıştı...
Çaresiz,ürkek bakışlarının ardında ’Yardım Edin’ dercesine yalvaran bu Afrikalı siyahi çocuk sadece su istiyordu...
Çünkü O’ ölmek istemiyordu...
Günümüzde markalı cafelerden ellerine kahve bardaklarını alan gençler, sokaklarda meşale taşır gibi hava atma peşindeyken, Afrika’da kahve niyetine çamurlu su içen insanlar var ve bizler duyarsız kalırsakta var olmaya devam edecekler.
Hayat onlara siyahi oluşlarının bedelini en ağır şekilde ödetiyor zaten. Bir taraftan yoksulluk ve gelir dağılımındaki eşitsizlikle mücadele ederken diğer taraftan siyasi istikrarsızlık, etnik çatışmalar, iklim değişikliği ve beşeri,doğal kaynaklı sorunlar nedeniyle temiz su kaynaklarına ulaşım problemi gün geçtikçe daha da artarken bizler bu soruna duyarsız kalmamalıyız.
Sömürgeci bir tutumdan faydalanan batılı ülkeler, iş küresel sistemin mağduru olan Afrika’daki fakir ülkelere yardım etmeye gelince son derece duyarsız ve bencil olabiliyorlar.
Afrika’da binlerce çocuk susuzluktan ve açlıktan ölürken hastalıklar gün geçtikçe çoğalıyor. Ve yaşanacak onca güzellik varken bu insanlar su kuyusu yerine kendi kuyularını kazıyorlardı. Bizler de bu toplum olayına duyarsız kalarak onlara kendi mezarlarını kazmaları için kazma kürek veriyorduk adeta.
Hadi şimdi gidin o lanet cafelerinizde en pahalı kahvelerinizi iştahla yudumlayın! Siz o kahvenizi içerken binlerce çocuk kahve yerine çamurlu su içiyor ve yaşamak için o suya bile şükrediyorlar.Ve çamurlu bir bardak su veya bir lokma ekmek onları mutlu etmeye yetiyor.
Sizler arabamın modeli ne olsun? Evimdeki eşyalaımı yenilesem mi, yeni bir elmas takı gördüm alsam mı?Saçlarımı perma mı yaptırsam?Bu akşam yemeği Nusret’in orda mı yesek derdindeyken onlar yaşamlarının derdinde...
Anlık mutluluklar peşindeyiz işte, ama yinede mutsuzuz. Bir yanınız hep eksik.İyiliği, sevap kazanmayı unutmuş kalbimiz.Gurur,benlik,servet ölümün yanında ne kadar da anlamsız aslında.
İşte Afrikalı çocuklar içinde dünya adil bir yer değil.
TRT Belgesel’in yeni belgeseli Su Savaşları bu hayatları değiştirmek için yola çıkıyor. Dünyanın birçok farklı ülkesinde, adını bile duymadığımız köylerde, insanlarla suyu buluşturuyorlar. Onlara sadece su ve gıda değil, dolaylı olarak bir gelecek, eğitim, yaşam dolu bir hayat veriyorlar.
Çağlar Demirkapı ve Hakan Girginer’den oluşan Su Savaşçıları, değişim için harekete geçiyorlar. Çağlar ve Hakan insanların suya doğrudan erişimini sağlarken bize bambaşka kültürlere, bambaşka hayatlara eşlik etme ve hayatdan ders alma fırsatı veriyorlar.
Türk Sivil Toplum kuruluşları bugüne kadar sadece Afrika’da 25 binin üzerinde köyün su sorununa çözüm buldu.
Bu Türkiye Cumhuriyetinin ve Hayır Sever Türk Vatandaşı’nın desteği ile gerçekleşti...
Birde Tarih boyunca Barbar’ adı altında dışlanmış Türkler, savaşlarda düşmanlarına bile merhamet edip su verirken, şuan başka bir ülke için su bulma derdindeler.
İnsanlar kendi adlarını başkalarına takmaya bayılırlar. Yada çekemedikleri zaman bir çok ad takarlar.
Çamur at izi kalsın politikası.
Öncelikle Müslüman oluşumuzdan kaynaklanan bir durum. Yada uzun saçlar ve sakallar.(Oldulça da karizma yapar) Ama Tarihini bilen insanlar Emperyalistlerin ve parasal destek sağladığı dış güçlerin kıskançlık emellerine alet olmaz ve biz Türklerin ne denli merhametli ve duygusal insan olduğumuza şahit olurlar.
Biz TÜRKLER; Savaştığımız bütün Ülkelerdeki kadınlara tecavüz etseydik,yer altı zenginliklerini sömürseydik,onu bunu karın tokluğuna çalıştırsaydık,çocukları canlı canlı öldürseydik,medeniyet götüreceğimize köprü, saat kulesi,adliye Sarayı yapsaydık bence o zaman Barbar yerine İnsan olurduk,Bey olurduk galiba...
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.