Kelebek İstanbul
KELEBEK İSTANBUL
Son zamanlarda hayatımda karşılaştığım olgular: Filmler, şarkılar, haberler, televizyon programları… Hepsinde İstanbul karşıma çıkıyor. Filmler ve şarkılar İstanbul’un güzelliklerini anlatırken, haberler ve televizyon programları bazen acı yüzüyle tanıştırıyor İstanbul’un.
İstanbul medeniyetlerin beşiği olmuş geçmişten günümüze ulaşmış en büyük şehirlerden birisi. Hani derler ya taşı toprağı altındır aslında öyle değil. İyi yönde ve kötü yönde yaşanan olaylar var. İstanbul’da olumsuz olaylar yaşanmasının yanında topluma yön verecek yeni insanlar bize iyi olayları yaşatıyor. İstanbul’da her mevsim başkadır ama sonbahar ayrı bir güzeldir. Teoman’ın da dediği gibi:
Akşama doğru azalırsa yağmur
Kız kulesi ve adalar
Ah burada olsan çok güzel hala
İstanbul’da sonbahar
Zamanında Roma ve Osmanlı İmparatorluğu’nun en önemli şehri olmuş İstanbul’un bu günlerde eski günlerini arar olduk. Ulusal gazetelerde her gün üçüncü sayfa haberleri karşımıza çıkıyor. Buna karşın İstanbul tarihi mekanlarıyla ve doğa güzellikleri ile bir çok insanı etkiliyor.
Hep yerindedir Kız Kulesi, Boğaz Köprüsü, Eyüp Sultan, Topkapı, boğazdaki balık lokantaları, haliç, stadyumlar… Hiç değişmeyenleridir bunlar İstanbul’un. Oysaki ne çok kişi gelip geçer bunların üzerinden. Sürekli yenilenen bir yaşam var. İstanbul’un her günü bir tırtıl böceğinin kelebeğe dönüşmesi gibi asildir. Tırtılın kozası ipeğe dönüşür . Tırtıl ise ihtişamlı bir kelebeğe dönüşür. Kelebek gibi ömrü var İstanbul’un.
Bugün seninleyim İstanbul!
Tut sımsıkı ellerimden
İyice bak yüzüme tanı beni
Başka biri olurum yeniden
Bugün seninleyim İstanbul!
Yarın hiç gitmek istemeyen
Şarkılar yaz, yazdır yine İstanbul
İçinde kendimi bulabileceğim
Bir film olsun yaşadıkların
Bense izlemeye doymak bilmeyen
İzin ver İstanbul
Bugün sevenlere
Yarın üzerinde beraber güne uyananlar olsun
Huzursuz, mutsuz değil
Bizi ısıttığın güneşin kadar
Yüzleri parlak olsun
Gitme dur İstanbul
Güneş batmadan son kez
Son kez tut ellerimi
Yarın tekrar doğduğunda güne
Unutma ben hep seninleyim
Sakın değişme KELEBEK İSTANBUL
Seni tanımakta zorluk çekmeyeyim.
Nilay TEZCAN
MAYIS 2008
YORUMLAR
Hep ilk yazıyla başlar herşey. İlk cümleler birleşir bir metni oluşturur. Metinler yazı türünü oluşturmuş. Ama her başlangıç başarıya atılmış bir adımdır. Başarı basamakları bir bir çıkmak aslında sabır ve yılmamak gerektirir. Sonunda bir bakmışsın yazar olmuşsun. Kalemin çok güçlü. Ama yazı yazmalısın. Başarı her daim seninle olsun.
Mustafa UYSAL