İlk sayfayı açar açmaz "Ben onu bir yerlerden tanıyorum" diyeceksiniz. Yok, yok, adını bile duymadınız. Belki de hiç görmediniz ve bundan sonrasında da belki hiç görmeyeceksiniz. Haklısınız, aslında o sizden biri, o sıradan biri. Zaman zaman aranızda dolaşan, bir yerlere yetişmek istiyormuş gibi bir telaş içinde, zaman zaman bir köşeye çekilmiş, kendi halinde... Bazen coşkulu, kavganın ortasında..»»
"Şafak öncesi, kıtanın beşyüze yakın dil konuşan tüm klanları, dans ede ede birleşti. Çok büyük, iç içe daireler halinde, yediden yetmişe, kadın erkek tüm Aboricinlerin katıldığı bir Corroberre düzenlendi. Kıta yerlilerinin, kırkbin yıllık geçmişinde görülmemiş, hayal bile edilmemiş bir şarkı, dans, çığlık ve inanç şöleniydi bu. Bir ufuktan bir ufka varıyordu Corroberre’nin çapı. Bu görkemli dans ..»»
***Şafak öncesi, kıtanın beşyüze yakın dil konuşan tüm klanları, dans ede ede birleşti. Çok büyük, iç içe daireler halinde, yediden yetmişe, kadın erkek tüm Aboricinlerin katıldığı bir Corroberre düzenlendi. Kıta yerlilerinin, kırkbin yıllık geçmişinde görülmemiş, hayal bile edilmemiş bir şarkı, dans, çığlık ve inanç şöleniydi bu. Bir ufuktan bir ufka varıyordu Corroberre'nin çapı. Bu..»»
“Ulan yani! Bakılemin, Zeko’ya da yüreğim yanıyor, diğer şahinlere de! Ulan yani! Ama o Sifiçreli kızın alazı daha çok yakıyor ha! Yani, aynen o kız, o halkın büyütüp acılarımıza derman olsun diye gönderdiği bir emanettir ha! Ulan yani! Dilini dahi bilmediği bir halkı için canını veren bir insan, en üstün insan, en üstün evlattır icabında ha!” Ağzında büyük bir iradeyle bastırdığı hıçkırık fırlayı..»»
Göğe bakmakla aynı anda bakışları mı göğe aktı, gök mü aynı anda o ihtişamlı pırıltısıyla bakışlarına akmıştı buna karar veremedi, çünkü zihninde beliren, “Kent, doğaya bir yabancılaşmanın mekânı mıdır?” sorusuyla yüz yüze kaldı.»»
Kırık Patika, bir yaz ikindisinde süren arkadaş sohbeti gibi. Çaylar birikiyor, saatler geçse de zaman dursa diye düşünüyor insan. Uzaklaştıkça ona koştuğunuz çocukluk günleri, karıncalar, kuşlar ve yarı çıplak bir doğa büyüyor öykülerde. O zaman insan insana, edebiyat da hayata iyi geliyor…
-Ahmet Büke»»
Osmanlı'nın tuğrasını kutsal bir mühürmüş gibi, deri cüzdanında böğrünün üstünde taşıyan, şal - şepikli ve pos bıyıklı Koçeran beyleri, başında siyah ve kırmızı sarıklarıyla Ağuçan Pirleri, Kürecik'in yaslı hanesine akın ettiler. Matem içinde, kemanın iniltisi eşliğinde, adeta kırklar meclisi kandilinin aydınlığındaymış gibi, gâh semah döndüler, gah inleyip yas-ı mateme büründüler, gah hüzünlenip ..»»
Kızılbas? adlı bu c?alıs?mada, Alevi toplumunun itikat inanc?ları ele alınmıs?tır. Dog?a insan ilis?kileri ic?erisinde insana dair yas?amı, arı, duru, pak olmayı kavratan Raa Hak Alevi o?g?retisinin toplumsal kurallarını roman kahramanlarının yas?amında go?rmekteyiz.Yazar, Alevi o?g?retisinde, evrene, insana ait olanı kavramayı, inancın itikadın kendisi olarak go?rmektedir. Alevilikte, toplumu bir..»»
Edebiyatdefteri.com, 2024. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
Edebiyat -
Şiirler -
Kitap
Sitemizde daha iyi hizmet verebilmek için sitemizde çerez kullanılmaktadır.